Deniz Gezmiş'in Filistin fotoğrafları


Mert Can Yılmaz www.teyit.org'da yayımlanan yazısında sosyal medyada heyecan yaratan bir iddianın asılsız olduğunu ortaya koydu bugün(i).

Heyecanın nedeni, Facebook'ta yayınlanmasının akabinde binlerce paylaşım alan ve diğer sosyal paylaşım sitelerinde de viral etkisi yaratan bir fotoğraftı. Deniz Gezmiş'i Filistin'de İsrail'e karşı savaşırken resmettiği ileri sürülen, yazımın başına aldığım, bahse konu sosyal medya hareketliliğinin odağındaki fotoğrafın 1964'de Limasol'da EOKA çetelerine karşı direnen bir Kıbrıs Türküne ait olduğuna işaret eden Mert Can Yılmaz, görselin kaynağını da veriyor (ii). 

Bu kaynaktan söz konusu fotoğrafın 1964 Kıbrıs olaylarını The Observer Gazetesi için fotoğraflayan Don McCulin tarafından çekildiğini öğreniyoruz.  


Deniz Gezmiş'in Filistin'de olduğu sırada İsrail ile giriştiği bir çatışmaya ait olmadığının kanıtlanmasına karşın, (yaşadığımız 'post-truth' çağda dezenformasyon ve misenformasyonun belirleyici olması ve 'ALGI'nın gerçeğe, 'YANLIŞ'ın doğruya ikame edilmesi yüzünden), söz konusu görselin bir müddet daha sosyal medya kaynaklı bir heyecan dalgasının merkezine oturmasını bekleyenlerdenim doğrusu. 

Yeri gelmişken, Deniz Gezmiş'in Filistin'deki yaşantısına da değinmekte fayda var. 1968 1969 yıllarında Türkiye'de gelişen anti-emperyalist, anti-kapitalist, anti-feodal mücadele sırasında yükselen öğrenci - işçi - köylü eylemlerinin önderlerindendi Deniz Gezmiş. Bu süreçte defalarca tutuklandı, aylarca hapsedildi. Hakkında yine tutuklama kararı çıkarıldığı bir sırada, 1969 Haziran sonu - 1969 Eylül başı, arkadaşlarıyla birlikte illegal yollardan Filistin'e giden Deniz Gezmiş, Filistin Demokratik Halk Kurtuluş Cephesi (FDHKC) kamplarında askeri eğitim aldı.
Deniz Gezmiş'e FDHKC tarafından verilen kimlik kartı:

Deniz Gezmiş, FDHKC saflarında çarpışan ve güvenlik nedeniyle yüzleri kapatılmış / karartılmış olan çeşitli milletlerden devrimci arkadaşlarıyla birlikte:
 10473058_919566834739646_9031628502388791866_n
FDHKC unsurlarına destek veren bir Filistin köyünün İsrail hava kuvvetleri tarafından yerle bir edilmesinin ardından, aralarında Deniz Gezmiş'in de olduğu uluslararası devrimci tugay mensuplarının olay mahalinde yaptıkları tespit çalışmalarına ait üç görsel (iii), (iv):

Deniz Gezmiş'in Filistin fotoğrafları ortaya çıktı

dipnotlar ve kaynakça:
(i) : https://teyit.org/fotografin-filistindeki-bir-kampta-bulunan-deniz-gezmisi-gosterdigi-iddiasi/
(ii): https://www.nationalgalleries.org/art-and-artists/artists/don-mccullin
(iii): Deniz Gezmiş'in Filistin pratiklerine dair görsellerin kaynağı için bknz.
https://odatv.com/iste-o-fotograflarin-altinda-yatan-hikaye-0712171200.html
https://www.yeniakit.com.tr/haber/deniz-gezmisin-filistin-fotograflari-ortaya-cikti-47859.html
(iv): Deniz Gezmiş'in hayatının çok az bilinen bir kısmına, sevdiği kıza dair olan çok nadir bir fotoğrafla, orta eğitimi hakkındaki az bilinen diğer görsellerini de içeren bir araştırma için bknz: https://ziyaversencan.blogspot.com/2015/12/deniz-gezmisin-en-buyuk-ask-avniye.html

Argumentum ad Gastroenterum


Argumentum ad gastroenterum'u keşfetmeden önce, atalarımız taş devrinde yaşıyordu. 

1 - Kavramsal izah teşebbüsü

'Argumentum ad Gastroenterum' ismi / kavramı, 116 asır (11,600 sene) öncesine dayanan bir tarihsel arka plâna sahip olan insanlığın bulduğu en kullanışlı, en eski, en popüler, en faydalı ilmi metoda işaret etmektedir. Bahse konu bu antitenin, söz konusu bu mezkûr ilmi buluşun, sahip olduğu hayati önem yüzünden, içeriğine dair ayrıntılı bilgi paylaşımında bulunulması elzemdir, faydalıdır. 

Söz konusu kavramın iddia, ima, izah, işaret ve nispet ettiği alt metinlerin oluşturduğu anlam kosmosunu kuşatmadan önce, insanoğlunun onu kullanmadığı dönemlerde nasıl bir yaşam, sürdüğüne kuş bakışı da olsa, bakmak zihin açıcı olacaktır diye düşünüyorum. 

Argumentum ad Gastroenterum'u keşfetmeden önce, atalarımız (kelimenin gerçek manasıyla kabanın da kabası bir) taş devrinde yaşıyordu. O sıralarda teknoloji çok ilkel, konfor pek gariban, yaşam ise fevkalâde riskliydi. Hayatın zorlu, rahatsız ve ilkel olması onu kolaylaştıran diğer milyarlarca şey gibi; sigorta, kablolu tv, emeklilik, curling (körling), ücretli yıllık izin, hafta sonu tatili, işsizlik ödentisi, internet, bitter çikolata, El Clasico, akıllı cep telefonu, çift katlı Afyon kaymaklı ekmek kadayıfı, sosyal medyada atar yapan ergen tavrı, Acun Ilıcalı medyacılığı, antibiyotikler, kan nakli, gazlı içecekler, nükleer enerji, kulak ve burun kıllarını almaya yarayan elektronik alet, savaş uçaklarındaki fırlatma koltuğu, 'Pi Sayısı', 3 D seyirlikler, Gaziantep Baklavası, bebek bezi, 'tavuk mu yumurtadan çıkar, yoksa yumurta mı tavuktan?' tartışması, kavramsal sanat, naylon poşet, mutluluk çubuğu, selfie çubuğu ve kürdanın henüz icat edilmemiş olmasındandı. Bu yoksunluklar, yoksulluklar ve yokluklar ister istemez dönemin sakinlerini acayip derecede zorlamakta, adeta hayatlarından bezdirmekteydi.