Algoritma takıntısı hayatını kaydıran yazılımcı trajedisi



Sadece doktorlar ve diyetisyenler gibi insan sağlığının profesyonel destekçileri, yardımcıları değil; aklı başında olduğu varsayılanların kısmı azamisi de, güne kahvaltı ederek başlamanın öneminde hemfikirdir.
‘Kahvaltını kimseyle paylaşma, öğle yemeğini dostunla üleş, akşam yemeğiniyse düşmanına ikram et’ atasözü, kahvaltı etmenin sağlıklı yaşam sürdürmekteki önemin tarihsel arka plânına dair ipuçları içermektedir.

'Sağlıklı bir kahvaltı yapmak, günlük mücadeleye 1 - 0 önde başlamaktır' ifadesi, birçokları gibi, benim de, gündelik konuşmalarımda, yeri geldiğinde sarf ettiğim favori deyişlerdendir.

Böyledir böyle olmasına, lâkin, bazen bir şey yaşarsınız ve, meselâ, yukarıda dillendirilen sağlıklı bir kahvaltının bünye üzerindeki olumlu etkisine dair olan güçlü ve köklü kanaat (yoksa inanç mı demeliydim) kabilinden temel kabulleriniz bile, birdenbire taa kökünden sarsılıverir.

Görüşlerine değer verdiğim bir dostumlaydım geçen gün. Bana, ‘birisi bana hazırlamadığı müddetçe, asla kahvaltı edemiyorum artık’ dediğinde çok şaşırmıştım. ‘Niye?’ diye sorduğumda anlattıkları, o günden beri kahvaltı hazırlamakta zorlanmama neden olmakta.

İşte, dostumun beni allak bullak eden o enteresan yaklaşımları:

‘Doğrusu ben de, kahvaltının önemi bilen ve sabah öğününde, sağlıklı olmasına özen gösterdiğim şeyler yemeden günün diğer işlerine kalkışmayanlardandım. Ancak, bir an geldi, bir kırılma noktası yaşadım ve ondan sonra da kahvaltı hazırlamak fikri beni öylesine yormaya başladı ki, başkasının hazırlamadığı durumlarda, sabah öğününü atlamaya başladım.

Biliyorsun, çok yoğun biriyim. Bu yüzden de, vaktimi rasyonel ve efektif kullanmak benim için hayati önemdedir. Zaman plânlamasında, mühendislik eğitimimle bilişimcilik pratiğimin bana kazandırdığı becerileri kullanıyor; her şeyi önce inceden inceye plânlıyor, atacağım fiili adımların algoritmasını titizlikle çıkarıyor, ardından da pratiğe geçiyorum.

Bu yöntemi, profesyonel hayatım dışında da kullanmaya; yemek hazırlamak, giyinmek, araba kullanmak gibi rutin faaliyetlerime de uygulamaya başladığımda sorunlarla karşılaşmaya başladım. Anlayacağın dostum, özel yaşamımın basit ve çok sıradan pratikleri bile,  algoritmaları çıkarıldığında, öylesine gözümde büyümeye, öylesine yorucu gözükmeye başladılar ki, artık onları yapamaz oldum’

Burada lâfını keserek sordum: ‘nasıl yani, artık yemek yemiyor, araba kullanmıyor musun?’

Çaresiz bir ifadenin yerleştiği yüzünü buruşturarak devam etti: ‘O algoritmasını yazma işini profesyonel yaşamım dışına çıkardığımdan beri, evet, araba kullanmıyor, gideceğim yerlere taksi, ya da umumi vasıta ile gidiyorum. Öğle ve akşam yemeklerinde bir sorun olmuyor, zirâ, dışarıda yiyorum. Sabah dışarıdaysam gene sorun yok, bir şeyler atıştırıveriyorum. Sorun evdeyken patlıyor’. ‘İyi de’ diyerek tekrar girdim söze ‘evlenebilirsin, ya da ev işlerinde sana yardımcı olacak birisini bulabilirsin, öyle değil mi?’

Sitem dolu, biraz da öfkeli bir nazarla bakıp adeta tıslayarak devam etti dostum: ‘beni tanımazmışsın gibi konuşma lütfen! Münzevi bir hayat sürdüğümü, vaktimin büyük kısmını, günümün neredeyse 20 saatini bilgisayarların başında geçirdiğimi, çekilmesi, katlanılması imkânsız bir huysuz olduğumu unuttun galiba!’

Dostumun sitemleri, onun hayat arkadaşı bulmak için yaptığı her atağın başarısızlıkla sonuçlandığını, benim dışımda samimi bir başka arkadaşı olmadığını, evinde çalışmaya başlayanlarınsa, onun kapris ve sinirine dayanamayıp 1 – 2 günde kaçtıklarını hatırlamama vesile oldu ve ona hak verdiğimi belli edercesine başımı sallama yol açtı.

Yine de, bir işin algoritmasının çıkarılmasının, onun hayata geçirilmesine nasıl olup da engel olduğunu bir türlü kafamda canlandıramıyor, bu sorunu kendimce mantıklı bir temele oturtamıyordum.

Bu tereddüdümü, ‘bir pratiğin, söz gelimi kahvaltı hazırlamanın algoritmasını çıkarmak, nasıl olur da insanı o işi yapmaktan alıkoyar, gerçekten anlamakta zorlanıyorum’ itirazıyla dile getirdiğimde, koltuğunda iyice kaybolan ve gözlerini tavana dikerek adeta katatoniye girdiği izlenimi bırakan dostum, bıkkın bir edayla devam etti sözlerine:

‘Gündelik, üstelik de çok basit ve rutin bir işin, algoritması yazıldığında nasıl da altından kalkılamaz bir külfete dönüştüğünü, kahvaltı hazırlamak üzerinden anlatayım öyleyse sana. Ama bak, sakın uyarmadı deme: birazdan anlatacaklarımı duyduğunda, artık hiçbir şey senin için eskisi gibi olmayacak. Hatta, diyebilirim ki, şahsi cehennemin kapıları da, bir daha kapanmamak üzere, ardına kadar açılacak dostum. Bu belâyla yüzleşmeyi sen istedin Ziyaver Şencan, iblislerinle didişmeye hazır mısın?’

‘Evet’ anlamında başımı sallamamla birlikte, bilgi işlemci dostum, kâh ununu elemiş eleğini asmış ve kâh, yaşamdan zerrece zevk almayıp, hayattaki uzatmalarını oynayan bir ‘Bezgin Bekri’ edasıyla devam etti diskuruna:

A – kahvaltı yapacak mısın?

            a  – ‘hayır’ ise, çevrim dışına çık.          

b  – ‘evet’ ise, çevrim içi ilerle.

1 – yulaf ezmesi, kaliteli ve doğal ürünler satan iyi bir kuru yemişçiden alınmış kuru ceviz, kuru kayısı, kuru erik, kuru kara üzüm, Balparmak'ın yüksek yaylalardan derlenmiş özel seçim süzme çiçek balı ve günlük sütten oluşan ‘süper sağlıklı menü’yü mü; yoksa, kaliteli siyah ve yeşil zeytin, tercihen % 100, o olmazsa % 90 keçi sütünden yapılmış eski ya da yeni kaşar peyniri, kecheese marka % 100 keçi sütünden yapılmış beyaz peynir, salkım domates, migros'ta satılan anadolu lezzetleri başlıklı doğal ürünler markalı zahter salatası ve yine aynı markalı Maraş'ın kırmızı pul biberi, İHE'in tam buğday ekmeği, Balparmak'ın yüksek yaylalardan derlenmiş özel seçim süzme çiçek balı, sızma zeytin yağı, doğal elma sirkesi, sallama earl grey çaydan oluşan ‘mükellef menüyü’ mü yiyeceksin?

#01 –  yulaf ezmesi, kuru ceviz, kuru kayısı, kuru kara erik, kuru kara üzüm, bal ve günlük sütten oluşan süper sağlıklı menüyü yemeye karar verdin..

#02 -  günlük sütü buzdolabından; ceviz, kayısı, yulaf ezmesi, kara üzüm, kara erik ve balı bulundukları dolaplardan çıkarıp tezgâh üzerine diz.

#03 - bir avuç kadar kuru ceviz içiyle, büyüklüklerine göre 3 ya da 5 (tercihan gün kurusu) kayısı, erik ile bir miktar üzümü bulundukları paket ya da kavanozlardan çıkarıp, sudan geçirdikten sonra kıyma tahtasına koy.

#04 – kayısı, erik, üzüm ve cevizin poşet ya da kavanozlarını saklandıkları dolaba geri koy.

#05 – kıyma tahtasındaki malzemeyi yeterince keskin bıçakla kıy.

#06 – bıçağın yeterince keskin değilse, bileyleme cihazında derhal bileyle.

#07 – süper sağlıklı menü için kullandığım camdan derin kabı tezgâha koy.

#08 – cam kaba 5 çorba kaşığı yulaf ezmesini koy.

#09 - ceviz içi, erik, üzüm ve kayısıyı yulaf ezmesinin üzerine ekle.

#10 – cam kaptaki malzemeyi şööle bi karıştır.

#11 – dolu olmamak kaydıyla, 1 çorba ya da 2 tatlı kaşığı kadar balı cam kaptaki malzeme üzerine, gezdirerek ekle.
.
#12 - cam kaptaki malzemenin üzerine, (ne cumbur cumbur süt çorbası, ne de kuru bir yulaf maması kıvamında olmamasına yetecek miktarda) göz kararıyla yeter miktarda günlük süt ekle.

#13 – sütü, ılınacağı kadar ısıt, kaynatma ama. 

#14 - ocağı kapat, işi sağlama bağlamak adına, ocağa gaz taşıyan borudaki vanayı da kapat. 

#15 –  sütü, balı ve yulafı muhafaza edildikleri yerlere kaldır.

#16 – mutfak tezgâhı silerek onu aldığın gibi bırak.

#17 – kullandığın kıyma tahtasını ve bıçağı yıkayıp yerlerine kaldır.

#18 – Mutfağa dikkatlice bakarak; seni her fırsatta eleştirmeyi  alışkanlık haline getirmiş olan beklenmedik bir ziyaretçin ‘kulp takabileceği’ bir ‘kusurlu hareketinin’, ya da buna işaret eden bir ‘suç delili’nin ortada kalıp kalmadığını kontrol et.

#19 – münasebetsiz birinin eleştirisine muhatap olmanı gerektirecek bir husus olmadığına kanaat getirdiğinde, elinde kahvaltınla mutfağı terk et.

#20 - hazırladığın kahvaltıyı, home ofisinin ilgili lokasyonuna taşı.

#21 – internete bağlan; gmail, twitter, facebook, blogun, ekşi sözlük, itü / instela sözlük, uludağ sözlük, cogito / dünya sözlük, zargan, forvo, gittigidiyor, idefix, d&r, google, ny times, washington post, bbcworld ve sürekli başvurduğun diğer sayfalara bağlan.

#22 – tivibu'da yerli ve yabancı haber kanalları arasında zap yaparak kahvaltı sırasında izleyeceğin kanalı sapta.

#23 – bir taraftan tv’yi izlerken, diğer yandan da internette sörf yap ve tabii aynı zamanda da, çeşitli malzemelerle augmente ederek hazırladığın yulaf ezmesini yemeği ihmal etme.

#24 – kahvaltın bittiğinde, mutfağa git; kahvaltı kabını, kaşığını yıka ve yerlerine kaldır.

#25 – mutfağa son bir defa daha göz atarak ‘asayişin berkemal’ olduğundan; yukarıda dillendirilen ‘olağan münasebetsizler’in ‘mutfağı dağıtmışsın, tezgâhı kirletmişsin, malzemeleri açıkta bırakmışsın’ mealindeki olası eleştirilerine zemin oluşturacak ‘kabahatleri’ işlemediğinden emin ol.

#26 – süper sağlıklı menü seçenekli kahvaltı operasyonun bu suretle tamamlandı. İmdi, bulunduğun lokasyonda seni bedenen minimum 35 dakika çalıştıracak çeşitli işlerle uğraş.


##01 – A - a - 1'de içeriğini paylaştığın  ‘mükellef menüyü’ tüketmeye karar verdin.

##02 - gerekli malzemeleri buzdolabından ve bulundukları dolaplardan çıkar ve mutfak tezgâhına yerleştir.

##03 – su ısıtıcısına yeterince su koyup kaynat.

##04 – kahvaltı tabağı, bıçak, çatal, kaşık ve çay magını alıp tezgâha koy.

##05 – gece yediğin yemeğe, ya da kahvaltıya oturduğun saate göre değişmek kaydıyla, 2 orta boy ya da 1 büyük ve bir orta boy olmak üzere, 2 dilim tam buğday ekmeğini ekmek kızartma aletine koy.

##06 – magına sallama bir earl grey poşet koy.

##07 - su ısıtıcısındaki kaynamış suyu çay fincanına ekle. sallama poşeti 5-6 kere fincana batırıp çıkar, ardından da onu, tercihen kahvaltıda kullanacağın çatal ya da kaşık marifetiyle, sıkarak tezgâhtaki küçük çöp kutusuna at.

##08 - zeytin kavanozundan alacağın ortalama 6 adet siyah ve 6 adet de yeşil zeytin tanesini kahvaltı tabağıma koy.

##09 – kutu ya da kaplarından makul miktarda (kabaca her ikisinden de 2.5 kibrit kutusu büyüklüğünde) kaşar ve beyaz peynir keserek tabağına ekle.

##10 – bir büyük, ya da iki orta boy domatesi saf el sabunuyla yıka.

##11 – domatesleri kıyma tahtasında dilimle.

##12 – evde (ya da bulunduğun mahalde) domates yoksa, paniğe kapılma. salça, keççap, domates püresi ya da rendesi de ikame besinlerdendir. Bunlardan herhangi birini, tabağında, daha önce eklediğin zeytinlerle kaşar peyniri arasında konuçlandır.

##13 - bal kavanozundan aldığın (tam manasıyla dolu olmamak kaydıyla) 1 çorba kaşığı, ya da 2 tatlı kaşığı balı, beyaz peynirin yanına ve tabağın tam da periferisine ekle.

##14 – domates ve zeytinlerin üzerine zahter salatasından serp; akabinde zeytinyağı, sirke ve nar ekşisini bunların üzerinde gezdir.

            ##15 - sonuç olarak, mükellef kahvaltı tabağındaki malzemelerin tertibini şu şekle sokmuş ol: tabağın bir kenarında domates (ya da türevlerinden birisi), yanında 2 çeşit zeytin, yanında kaşar peyniri, tabağın karşı kenarında bal ve onun içine konulmuş beyaz peynir.

##16 – yukarıdaki işleri yaparken, zaman zaman ekmek kızartma aletini kontrol ederek ekmeklerinin yanmasını önle.

##17 – ekmekler yanmışsa, yanıklarını bıçakla temizle.

##18 – ekmeklerin yenemeyecek denli çok yanmışsa onları (üzülerek söylüyorum) at ve ekmek kızartma cihazına yeni iki dilim koy.

##19 - kararında kızaran ekmekleri tabağına koy.

##20 – ekmeklerinin, tabağındaki malzemeye bulaşmaması adına,  ayrı bir tabağa koy.

##21 - kızartma aletinin fişini çek.

##22 – peynirleri, zeytinleri, salçayı (ya da püre, rende vb.), sirkeyi, nar ekşisini, zahteri, ekmeği ve sütü buzdolabına; zeytinyağını, balı ve çayı mutfak dolaplarındaki yerlerine kaldır.

##23 – mükellef menünün kahvaltı tabağındaki tertibi sırasında, aşırı hassasiyet gösterip malzemelerin birbirine karışmasını problem etme; unutma ki onlar gittikleri yerde zaten birbirlerine karışacaklar.

##24 - yakın zamanda kullanılmayacaksa, su ısıtıcısının fişini çek; şayet kullanılacaksa, ısıtıcıya su ekleyip fişte bırak.

##25 - Mutfağa dikkatlice bakarak; seni her fırsatta eleştirmeyi  alışkanlık haline getirmiş olan beklenmedik bir ziyaretçin ‘kulp takabileceği’ bir ‘kusurlu hareketinin’, ya da buna işaret eden bir ‘suç delili’nin ortada kalıp kalmadığını kontrol et.

##26 – münasebetsiz birinin eleştirisine muhatap olmanı gerektirecek bir husus olmadığına kanaat getirdiğinde, elinde kahvaltınla mutfağı terk et.

##27 -  hazırladığın kahvaltıyı, home ofisinin ilgili lokasyonuna taşı.

##28 –  internete bağlan; gmail, twitter, facebook, blogun, ekşi sözlük, itü / instela sözlük, uludağ sözlük, cogito / dünya sözlük, zargan, forvo, gittigidiyor, idefix, d&r, google, ny times, washington post, bbcworld ve sürekli başvurduğun diğer sayfalara bağlan.

           ##29– tivibu'da yerli ve yabancı haber kanalları arasında zap yaparak kahvaltı sırasında izleyeceğin kanalı sapta; gerektiği zaman kanallar arasında zaping'e devam et.


          ##30 – bir taraftan tv’yi izlerken, diğer yandan da internette sörf yap ve tabii aynı zamanda da, çeşitli malzemelerle augmente ederek hazırladığın 'mükellef menü'yü yemeyi ihmal etme.


          ##31 – kahvaltın bittiğinde, mutfağa git; kahvaltı tabaklarını, magını, kaşığı, çatalı ve bıçağı yıka ve yerlerine kaldır.


          ##32 – mutfağa son bir defa daha göz atarak ‘asayişin berkemal’ olduğundan; yukarıda dillendirilen ‘olağan münasebetsizler’in ‘mutfağı dağıtmışsın, tezgâhı kirletmişsin, malzemeleri açıkta bırakmışsın’ mealindeki olası eleştirilerine zemin oluşturacak ‘kabahatleri’ işlemediğinden emin ol.


         ##33 – süper sağlıklı menü seçenekli kahvaltı operasyonun bu suretle tamamlandı. İmdi, bulunduğun lokasyonda seni bedenen minimum 35 dakika çalıştıracak çeşitli işlerle uğraş.

Dinlerken yorulmama karşın, dostum anlatmaya doyamamış olacak ki, tutkuyla devam ediyordu:

‘Seni sıkmamak için, kahvaltı menülerimi normalde olduklarından daha kısa tuttum’ deyince, ‘aman’ diyerek kestim sözünü ‘bu kadarı bana yetti de arttı bile!’

'Algoritması çıkarıldığında alabildiğine karmaşıklaşarak zorlaşan çok basit işlerinin altında ezilen bir bilgi işlemcinin yürek sızlatan trajedisi' diye tanımlamayı (isimlendirmeyi, tasnif ve tavsif etmeyi) uygun gördüğüm işte bu hadise yüzündendir ki, artık ben de, birçok sabah, kahvaltı hazırlamayı başaramıyorum, bu yüzden de, sabah öğününü ister istemez geçiştiriyorum.

Aslında bir problemin nasıl çözüleceğinin adımlarından oluşan matematik bir modelleme olan ve hayatımızı kolaylaştırması gereken 'algoritma yazma'nın, amacından tamamen saparak bizi korkutan bir karmaşaya ve umacıya dönüşmesine enteresan bir örnek olan bu metnin, sizi ‘bunca hazırlığın altından ben nasıl kalkarım?’ diyerek korkutmamasını ve yazılımcı arkadaşım ve benim gibi kahvaltı hazırlama alışkanlığınızı kaybetmenize neden olmamasını diliyorum. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder