bu yazıyı yazıp, burada paylaşan değin, dünyada varlığından, benimle birlikte, sadece 2 kişinin haberdar olduğu çok gizli bir dokümandır bu.
öyküsüne gelince.....
2007 nisan'ında, danışmanlığını yaptığım şirketin uluslararası iştiraklerinin toplantısı cezayir'de, çöle kurulmuş berberi çadırlarında gerçekleştirilmişti. konaklamayı da bu otantik çadırlarda yapıyor, toplantılar dışındaki hobi zamanları içinse, rehberler eşiliğinde kente iniyorduk.
bense, vakit buldukça, berberi rehberimizle çöl turlarına çıkmayı tercih ediyordum. bunlardan birinde, gizli bir vaha keşfetmiş, ve, kör bir münzevi tuareg keşişiyle tanışmıştım. birbirimize kanımız ısınmış, karşılıklı hediyeleşmiş, çabucak kanki olmuştuk. öyle ki, orada kaldığımız 6 gün boyunca, şirkettaşlarım, toplantılar dışındaki hobi zamanını önceden plânlanmış gezilerde hep birlikte değerlendirirken, ben, sürekli o tuareg keşişine gitmiştim.
son gün, gene hararetli bir sohbet yapmış, ve, zamanın nasıl aktığını fark edememiştik (entre parentheses: münzevi tuareg için 'zaman geçmesi' diye bir olay zaten söz konusu değildi; rehberime bakacak olursanız, metuşalem kadar yaşlı olmasına karşın, o, taş çatlasın 70'lerinde gösteriyordu). saate baktığımda, 20.00'de başlayacak olan, ve, benim de sunuculuğunu yapacağım konserli gala yemeğine az bir vakit kaldığını endişeyle fark edivermiştim. ev sahibimden saygılı bir ifadeyle izin isteyip kalkmaya yeltendiğimde, o, bileğimi tutarak: 'sana bir şey göstereceğim, sonra gidersin' dedi.
çadırının zemini boydan boya kaplayan, ve, altın renkli ve sıcacık çöl kumunun üzerine atılmış kat kat otantik ipek kilimleri, bir amadan beklenmeyecek ustalıkta ve hızda kaldırdığında, zeminde kocaman ve metal halkalı taştan bir kapak ortaya çıktı. rehberimle birlikte yaşlı tuarege yardım etmiş, üçümüz var gücümüzle asılarak zor belâ açabilmiştik o kapağı. keşiş, rehbere 'sen bizi burada bekle' dedikten sonra bana dönerek 'yerdeki kavlardan birini al ve yak; 'zirâ, az sonra ihtiyacın olacak' diye talimat verdi. önde o arkada ben, karanlık dehlizlerde epeyce yürüdük. yarım saat sonra, kabaca 1/2 dönüm büyüklüğünde bir kitaplığa gelmiştik. raflarda sadece el yazmaları, ortamda ise ağır bir küf ve rutubet kokusu vardı.
kör tuareg keşişi, on binlerce yazma içerisinde, birisini 'şıp' diye bularak uzattı bana. '5,000 yıllık kutsal tuareg parşümenlerinden birisi bu' dedi. ve devam etti: 'içerisinde bazı 'kadimler'in, bir kısım 'ebedi mukimler'in, kimi 'biliciler'in, ve, 'arifler'in ekalliyetinin yaptıkları, ve, senin kullandığın takvime göre konuşacak olursak, milattan sonra 25,000 yılına kadar olacak olan olaylara dair olan kehanetleri içermekte'.
hem ortamın atmosferinin anormal derecede kutsal hazine avcıları kıvamında olmasından, ve, hem de kör keşişin yaydığı auradan dolayı, adeta hipnotize olmuş gibi dinliyordum onu. devam etti keşiş: 'vaktin az, biliyorum; bu yüzden de, elinde tuttuğun parşömenin sadece final cümlesini çevireceğim sana:
'gün gelecek insanoğlu öyle sapıtacak, öyle şirazesinden çıkacak ki, varoluşun cümle ayarları bozulacak, ve, kâinat, bambaşka ve olağanüstü farklı 'bir şey'e dönüşecek. o zamanda ve o mekânda; gölge gövdenin, suret aslın, lâkırdı kelâm'ın yerini alacak. veyl o 'birşey' zuhur ettiğinde yaşanacaklara, ve veyl o 'birşey' şimdiki dünyanın yerini aldığında yaşayacaklara! vah ki, ne vah onlara!!!'
keşiş sustu ve bana baktı; ardından da, 'gecikeceksin sen, hadi gidelim' diyerek koluma girdi ve, sürüklercesine yeryüzüne, artık bayağı meraklanmış olan rehberimin yanına çıkarıverdi beni.
insanlığın kaderini değiştirecek bilgileri içeren bu çok gizli belgeden, the secred touareg's parchements'dan artık siz de haberdarsınız. bu bilginin kötüye kullanılmayacağını, istismar edilmeyeceğini umuyorum.
edit: düzeltiyorum; sadece burada değil bi de[https://eksisozluk.com/entry/46196618 burada] bahsediliyomuş; so sori....
Onu kaşfeden Robert Kymmer Howard tarafından 'The Secred Touareg's Parchements' şeklinde isimlendirilmiştir. Arkeoloji, sanat tarihi ve mukayeseli medeniyetler çalışmalarında, 'The Secred Sacred Touareg's Scroll' olarak da anılır.
Yukarıdaki satırları tamamlayan bir metin için bakınız: http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2014/10/eksi-sozluk-yazarlarnn-nickname-olarak.html
Bu metnin oluşturulması sırasında kullanılan ilmi metot için bakınız: http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2013/10/argmentum-ad-gastroenterum.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder