Ah bin ya bin fesaye

De ki, kimse görmedi kayan o yıldızı; var mıdır peki? Ipıssız 
ormanda düştüğünde ağaç, çıkar mı sesi, duyulur mu ki?

Diner mi bebekken kesilmiş kolun sancısı? Her erkekte babasını 
gören yetim özlemine ne demeli ya? Söyle, biter mi bu, nihayete erer mi?

Hain dediğinde sana hain 'son sığınağındır ithamın' lâfı halas mıdır? 
Galebe çaldığında malperest, yıkılır mı alaimisema ve erbab-ı adalet peki?

Sorumlu mudur bulut fırtınadan ve laf ebesi mağduru lâkırdı, şikâyet 
etse malikini, kadı ne der, ya ne yapar kedi? Zorun zoru soru budur!

Eeyy eyleri fütursuzca eyleyen kelâmperest, bu tafran ne? 'OL!' 
dendiğinde oluveren Dehr'de olansın sonunda; yâ madipur palak eeeyyyy!

Kimse görmemişti ya o yıldızı; söyle, var mıydı peki? Ipıssız bir 
ormanda bir ağaç düştüğünde, çıkar mı sesi, duyulur mu ki?

Ah bin yâ bin fesaye, 
aahhh!