Gripten henüz tam manasıyla kurtulamadığım için, işittiğim çınlamayı önce nekahat döneminin kulaklarıma oynadığı bir oyun sandım. Bunun, cep telefonumun sesi olduğunu anlayıp ona cevap verdiğimde ise şaşırdığımı itiraf etmeliyim. Telefondaki ses, Ağustos ayının ortasından beri, benim bilinçli olarak görüşmekten kaçındığım dostum F.Z.’ye aitti.
Çılgınlar gibi okuyan, kelimenin tam manasıyla kendisini yetiştirmiş bir oto-didakt olan F.Z., çeşitli konulara dair geliştirdiği orijinal tezleriyle her zaman şaşırtmayı bilmiştir beni. Onunla 2011 Ağustos'unun başlarında yaptığımız bir sohbetin içeriğine http://ziyaversencan.blogspot.com/2011/09/cok-sk-erdoganc-dostum-fznin-erkek.html linki ile, ilkinden 10 gün kadar sonra yaptığımız gerilimli bir telefon görüşmesinin muhteviyatına da http://ziyaversencan.blogspot.com/2011/08/ingiltere-isyan-murdoch-kurtama.html bağlantısı üzerinden erişmek mümkündür.
Çılgınlar gibi okuyan, kelimenin tam manasıyla kendisini yetiştirmiş bir oto-didakt olan F.Z., çeşitli konulara dair geliştirdiği orijinal tezleriyle her zaman şaşırtmayı bilmiştir beni. Onunla 2011 Ağustos'unun başlarında yaptığımız bir sohbetin içeriğine http://ziyaversencan.blogspot.com/2011/09/cok-sk-erdoganc-dostum-fznin-erkek.html linki ile, ilkinden 10 gün kadar sonra yaptığımız gerilimli bir telefon görüşmesinin muhteviyatına da http://ziyaversencan.blogspot.com/2011/08/ingiltere-isyan-murdoch-kurtama.html bağlantısı üzerinden erişmek mümkündür.
Bırakınız reklâmının yapılmasını; tanımadığı üç kişi arasında isminin geçmesinden ve yaptıklarının söz konusu edilmesinden dahi rahatsız olduğu için ismini veremediğim ve muhayyel bir F.Z. inisiyali ile kendisine gönderme yaptığım mezkûr dostumla tanışıklığımızın geçmişine dair olan bu hatırlatmalardan sonra, bu sabah beni aramasına müteakip aramızda geçen konuşmayı paylaşmaya sıra geldiğini düşünüyorum.
‘Hocam, muhterem hocam, nasılsın?’
Şaşırmıştım, arayan, neredeyse 5.5 aydır görüşemediğimiz F.Z.’ydi. Amatör felsefeci, amatör bilimci, esaslı bir Erdoğan hayranı olan mütedeyyin arkadaşım, sıra dışı fikirlerin adamı, eksantrik iddiaların ve komplo teorilerinin müellifi F.Z.
Aslında, haftada en az iki gün, yaptığım kitap müzayedeleri yüzünden, Beyoğlu’na, yani onun muhitine gitmeme karşın, bu kadar uzun bir süredir görüşememiş olmamız, büyük ölçüde benim bundan kaçınıyor olmamla ilgiliydi. Bu yazımda, bugünkü konuşmamızın içeriğini paylaşmakla yetineceğimden; esasen bir arada olmaktan oldukça zevk aldığım F.Z.’den neden yaklaşık yarım yıldır ayrı kalmayı tercih ettiğimin nedenlerine girmeyeceğim. Zaten, buna dair bütün bilgilere, yukarıdaki linklere tıklamak suretiyle erişmek mümkündür.
F.Z.’nin, beni hayırsızlıkla itham etmesine, aramızdaki ilişkinin büyük ölçüde onun gayretleri sayesinde ayakta olduğunu söylemesine karşı haklı haksız çeşitli bahaneler ileri sürerek kendimi savunmaya çalıştım.
‘Neyse, bırakalım bunları hafız, seni aramama neden olan son gelişme hakkındaki görüşlerini merak ediyorum’ diye devam etti F.Z., ‘sanırım sen de okumuşsundur. Dünyanın en büyük medya grubu News Corp alacakmış Sabah – ATV Grubunu. Buna dair haber, söz konusu grubun amiral gemisi sayılan WSJ’da yayınlanmış. Grup, bu alım için 1 milyar doların üzerine bile çıkmaya kararlıymış, o derece ciddiymiş anlayacağın iş’.*
‘Eee, ne var bunda; dediğin grubun Türkiye’deki ilk medya satın alma operasyonu olmayacak ki bu. Daha önce de TGRT tv’yi alıp fox tv yapmamışlar mıydı?’ der demez lâfımı ağzıma tıkıverdi F.Z..
‘Ya hafız, nasıl böyle söylersin, hakkaten anlayamadım senin bu tutumunu. Hiç Enver Ören’in mütevazi kanalıyla, Türkiye’nin en büyük medya gruplarından olan Sabah – ATV’nin satışı mukayese kabul eder mi Allah aşkına?! Üstelik, bu sefer satışa konu medya organlarının sahibi olan Ahmet Çalık, Tayyip Bey’e olan yakınlığıyla tanınmakta. Ve buna ilâveten, Çalık Grubunun CEO’su olan Berat Albayrak da Başbakan’ın damadı oluyor. Sence bütün bunlardan sonra bu satışı sıradan bir el değiştirme olarak görmek mümkün müdür?’
‘Sevgili F.Z., değerli dostum, bana kalırsa sen gene öküz altında buzağı görmüş olmalısın; aksi takdirde, bu sıradan ticari faaliyeti böyle gereksiz yere büyütmezdin.’ Lâfımı henüz tamamlamıştım ki, F.Z.’nin öfkeli sesi patladı telefonu dayadığım kulağımda:
‘Hacım, bak bu sefer fena çuvalladın, fena ıskaladın doğrusu. Yaw kardeşim, alımı yapacak olan şirket News Corp değil mi? News Corp bir Avustralya Yahudisi olan Rupert Murdoch'ın değil mi? Rupert Murdoch denen kişi, bütün imkânlarını ve hayatını neo-con ideallerin küresel anlamda realize edilmesine adamış fanatik bir evangelo-siyonist değil mi? Bu adamın bir çok yayın organında, her Allah’ın günü Başbakan Erdoğan aleyhine, başta 'islamofaşist' olmak üzere, hakarete varan çok ağır yayınlar yapılmıyor mu? Ha, yapılmıyor mu?’. Sorduğu soruya yine kendisi cevap veren dostum, heyecanlı ve öfkeli bir tonlamayla devam etti söylevine:
‘Sevgili hocam, hafızım, sen bunları ıskalamazdın ama, sanırım yeni kalktığın grip senin ferasetini ve sağduyunu azıcık törpülemiş olmalı, ha, ne dersin? Yoksa bu denli ayan beyan ve aşikârane olan detayları birleştirip, sen de olayların gerisindeki ‘Büyük Resmi’ rahatlıkla görebilecektin, öyle değil mi? Bir hatırla bakalım, siyası muarızları Tayyip Beyi ve AKP’yi en çok neyle suçluyorlar? Bir ABD – İsrail projesi olmakla, öyle değil mi? İşte bu satış olursa, bu iddiayı dillendirenlerin eline ciddi bir koz verilmiş olmayacak mı dersin? Şayet bu satış olursa ve yeni sahiplerinin elinde Sabah – ATV Grubu hükümet yanlısı yayınlar yaparsa, bu temelde muhaliflerinin ve en çok da Ergenekoncuların yapacağı ‘gördünüz mü, biz haklı çıktık işte. Erdoğan, azılı siyonist ve neo-conlarla nasıl da işbirliği yapıyor, biz bunu yıllardır söylemiyor muyuz zaten!’ merkezindeki propagandanın mütedeyyin – muhafazakâr kesimleri tesiri altına almasına nasıl mani olunacak?’
Benim ‘yapma dostum, bu işler bu kadar basit mi Allah aşkına?! Mütedeyyin ve muhafazakâr kesimler de sanki Ergenekoncuların dediklerine inanırmış gibi konuşmuyor musun, şaşırıyorum doğrusu. Üstelik, News Corp’un eline geçtiğinde, grubun muhalefet yapmayacağı ne malûm?’ şeklindeki lâfımı hışımla kesti F.Z. :
‘Hocam, muhterem hocam, esas bu işler senin pencerenden göründüğü kadar basit değil. Hem de hiç değil! Doğru diyorsun, News Corp satın aldıktan sonra, Sabah – ATV Grubu örtülü de olsa muhalefete geçebilir. Ki, fox tv’nin de yaptığı tam da budur. Bak, fox tv’yi izle, nasıl sinsice, satır araları üzerinden AKP’yi ve Erdoğan’ı yıprattıklarını rahatlıkla fark edeceksin. Bence, işte bu yüzden, yani, el değiştirdikten sonra Sabah – ATV’nin muhalefete geçmesi durumunda da, hükümeti desteklemeye devam etmesi halinde de iktidar zorda kalacaktır. Anlayacağın hafız, bu satışın azılı evangelo-siyonist ve tescilli neo-con mihrakı olan News Corp’a yapılması her durumda Tayyip Bey’in başını ağrıtacaktır. Dikkat edersen Tayyip Bey dedim. Zira, onların AKP içinde en çok nefret ettikleri ve korktukları kişi Tayyip Beydir. Çeşitli herkesçe malûm küresel bazı mihraklar ve mahfiller, işte bu yüzden, özellikle ‘One Minute’ vak’asından beri, Tayyip Beyi istenmeyen adam ilân ettiler. Onlara göre Başbakan sağı – solu belli olmayan, her an kontra bir yumruk çıkararak rakibini devirme potansiyeline sahip olan, kontrol edilemez – telkinde bulunulamaz, ABD – İngiltere –İsrail aksını terk etmesi sürpriz sayılamayacak olan güvenilemez birisidir. İşte, Başbakan’a çok yakın bir iş adamının sahibi olduğu ve tepesindeki profesyonelin de Başbakan’ın damadı olduğu bir grubun satış yapmayı düşündüğü muhtemel alıcılarının Tayyip Bey hakkındaki pozisyonu budur sevgili kardeşim. Şimdi soruyorum sana hacım, bu ahval ve şeraitte, bu satış, söz konusu grup yerine, bu kabil soru işaretlerini doğurmayacak olan başka bir müteşebbişse satılsa, bu çok daha iyi olmaz mı sence?’
‘Valla dostum, dediklerine katılamıyorum doğrusu. Ben, bu satışı, her durumda sıradan ve olağan bir ticari faaliyet olarak görüyorum ve kamuoyunun aklı başında ve makul unsurlarının da aynen benim gibi görüp algılayacaklarına da inanıyorum vesselâm'.
Dediklerim F.Z.'nin hoşuna gitmemiş olacak ki, söylene söylene kapattı telefonu.
Küresel olayları, sağlıklı ve salim bir bakış açısından analiz etmek yerine, mütemadiyen tertiplerle ve komplolarla açıklamaya meyyal bir anlayışa ve duruşa sahip olmayı seçen arkadaşım F.Z.'nin, Sabah - ATV Grubunun satışına dair hissettiği uçuk-kaçık kaygıları paylaştığım satırlarımı, bu hadiseye dair olan şahsi görüşlerimi de serdederek tamamlayacağım.
1 - Türkiye medyasını iyi tanıyanlar, Kanal D ve Hürriyet gazetesi dışındaki bütün medya organlarının, sürekli ya da zaman zaman olmak kaydıyla, zarar ettiklerini söyler dururlar yıllardır.
2 - Sabah - ATV Grubunun da zararda olduğu ve şimdiye değin yapıp ettikleriyle fevkalâde akıllı ve müdebbir bir iş adamı olarak temayüz etmiş olan Ahmet Çalık'ın bundan hiç ama hiç haz etmediği epeydir medyanın derin kulislerinde speküle edilen hususlar arasındaydı. Bu durumda, sahibi için, 1 milyar doların üzerinde bir kaynağın bağlı olduğu bu medya varlığını elden çıkarmanın çok makul ve beklenir bir ticari refleks olduğunu düşünüyorum.
3 - Hatırlanacaktır, daha birkaç gün önce, 3. Boğaz Köprüsü ve Kuzay Marmara Otobanı için gereken dış finansman sağlanamamış ve ihale iptal edilmişti. Küresel krizin yeni bir faza girmesinin ve hatta kimi analist ve ekonomistlere göre yeni bir dip yapmasının beklendiği 2012'de, uluslararası finans çevrelerinin, milyar doları aşan bir medya satın alma operasyonu için fon sağlamak noktasında da çok istekli davranmayabileceklerini bir kenara yazalım derim.
4 - Dünyanın en büyük medya şirketi olan News Corp'un bu satışla ilgilenmesi ve üstüne üstlük bunu da amiral gemisi sayılan WSJ'da 'milyar doların üstüne çıkacak bir teklif vermeye hazır olduğu' bilgisiyle paylaşması bana kalırsa çok olumlu bir gelişmedir. Zira, Sabah - ATV Grubu gibi devasa hacimli bir medya alımına talip olabilecek sayılı küresel kuvvetten birisidir bu şirket.
5 - News Corp'un sahibinin Yahudi olması üzerinden bu alışverişi eleştirmek ırkçılık ve anti-semitizm yaparak nefret suçu işlemek demektir. Bana kalırsa, aklı başındaki hiç kimse böylesi bir insanlık ve nefret suçunu işleyenlerin hizasına yazmamalıdır adını.
6 - Ruper Murdoch ile çok önemli yerlerdeki şirket tepe yöneticilerinden bazılarının siyonist veya evangelo-siyonist oldukları çok uzun süredir dillendirilen iddialardandır. Bunları söyleyenler, grubun çeşitli yayın organlarının habercilik anlayışlarına gönderme yaparak tezlerini savunmaya kalkarlar. Bunların ıskaladıkları husus, bünyesinde küresel ölçekte yüzlerce önemli tv kanalı, gazete, dergi, radyo istasyonu olan devasa bir grunun, her görüşten medyaya sahip olabileceği keyfiyetidir. Ben araştırmadım, ama araştırılırsa, News Corp bünyesinde böylesi bir çok sesliliğe ve çok renkliliğe tesadüf edilebileceğine dair bir sezgiye sahip olduğumu da paylaşmak isterim.
7 - Komplo Kuramı, abartmamak kaydıyla el altında bulundurulması gereken bir enstrümandır. Doğrusu, dünyada olup bitenleri birbirini izleyen bir komplolar silsilesiyle açıklamak zaman zaman benim de başvurduğum bir yoldur. Ancak, bu çözümleme tarzı, bu akıl yürütme biçimi özünde sağlıksızdır ve insanı çok yanlış sonuçlara sevk edebilir. AKP'nin bir ABD ve İsrail projesi olarak doğduğu da böylesi bir komplo kuramıdır. Bu iddianın inananları, şu ya da bu sebeple yeminli AKP düşmanı olan çevrelerdir. Özellikle de Ergenekon vb davalardan yargılananlarla, bu davaları toptan haksız bir siyasi operasyon olarak gören çevrelerin prim verdikleri bu iddiayı, hakikatle mutabık görmeyenlerdenim. İktidarı destekleyen yayınlarıyla bilinen önemli bir medya grubunun News Corp'a yapılabilecek olası satışının ardından, bu merkezdeki iddiaların yeniden gündemin üst sıralarına taşınmaya çalışılacağını öngörüyorum. Ancak, bu iddiaların toplumu etkileme gücünü oldukça zayıf görüyorum. Diğer bir deyişle, aynı çevreler aynı komplo teorilerini savunmaya devam edecekler gibi geliyor bana.
8 - News Corp'un fox tv'deki yayın çizgisinde, komplo teorilerini haklı çıkaracak türden emarelere, izleyebildiğim kadarıyla, rastlayamadığımı teslim etmek durumundayım. Söz konusu grup, Sabah - ATV iktisadi bütününü satın alırsa şayet, bana dengeli bir yayın çizgisi izlerler gibi geliyor.
9 - Ezcümle, Sabah - ATV Grubunun, News Corp tarafından alınmasında, yukarıda görüşlerini paylaştığım dostum F.Z.'nin komplo teorisi mahiyetini taşıyan kaygılarını haklı çıkaracak türden sıkıntıların ve problemlerin doğmayacağına inananlardanım.
Sıraladığım bütün bu gerekçeler yüzündendir ki, Sabah - ATV Grubunun News Corp tarafından satın alınması, pekalâ hayırlara vesile olabilecek bir gelişmedir diyorum vesselâm.
*http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/19742783.asp
Dediklerim F.Z.'nin hoşuna gitmemiş olacak ki, söylene söylene kapattı telefonu.
Küresel olayları, sağlıklı ve salim bir bakış açısından analiz etmek yerine, mütemadiyen tertiplerle ve komplolarla açıklamaya meyyal bir anlayışa ve duruşa sahip olmayı seçen arkadaşım F.Z.'nin, Sabah - ATV Grubunun satışına dair hissettiği uçuk-kaçık kaygıları paylaştığım satırlarımı, bu hadiseye dair olan şahsi görüşlerimi de serdederek tamamlayacağım.
1 - Türkiye medyasını iyi tanıyanlar, Kanal D ve Hürriyet gazetesi dışındaki bütün medya organlarının, sürekli ya da zaman zaman olmak kaydıyla, zarar ettiklerini söyler dururlar yıllardır.
2 - Sabah - ATV Grubunun da zararda olduğu ve şimdiye değin yapıp ettikleriyle fevkalâde akıllı ve müdebbir bir iş adamı olarak temayüz etmiş olan Ahmet Çalık'ın bundan hiç ama hiç haz etmediği epeydir medyanın derin kulislerinde speküle edilen hususlar arasındaydı. Bu durumda, sahibi için, 1 milyar doların üzerinde bir kaynağın bağlı olduğu bu medya varlığını elden çıkarmanın çok makul ve beklenir bir ticari refleks olduğunu düşünüyorum.
3 - Hatırlanacaktır, daha birkaç gün önce, 3. Boğaz Köprüsü ve Kuzay Marmara Otobanı için gereken dış finansman sağlanamamış ve ihale iptal edilmişti. Küresel krizin yeni bir faza girmesinin ve hatta kimi analist ve ekonomistlere göre yeni bir dip yapmasının beklendiği 2012'de, uluslararası finans çevrelerinin, milyar doları aşan bir medya satın alma operasyonu için fon sağlamak noktasında da çok istekli davranmayabileceklerini bir kenara yazalım derim.
4 - Dünyanın en büyük medya şirketi olan News Corp'un bu satışla ilgilenmesi ve üstüne üstlük bunu da amiral gemisi sayılan WSJ'da 'milyar doların üstüne çıkacak bir teklif vermeye hazır olduğu' bilgisiyle paylaşması bana kalırsa çok olumlu bir gelişmedir. Zira, Sabah - ATV Grubu gibi devasa hacimli bir medya alımına talip olabilecek sayılı küresel kuvvetten birisidir bu şirket.
5 - News Corp'un sahibinin Yahudi olması üzerinden bu alışverişi eleştirmek ırkçılık ve anti-semitizm yaparak nefret suçu işlemek demektir. Bana kalırsa, aklı başındaki hiç kimse böylesi bir insanlık ve nefret suçunu işleyenlerin hizasına yazmamalıdır adını.
6 - Ruper Murdoch ile çok önemli yerlerdeki şirket tepe yöneticilerinden bazılarının siyonist veya evangelo-siyonist oldukları çok uzun süredir dillendirilen iddialardandır. Bunları söyleyenler, grubun çeşitli yayın organlarının habercilik anlayışlarına gönderme yaparak tezlerini savunmaya kalkarlar. Bunların ıskaladıkları husus, bünyesinde küresel ölçekte yüzlerce önemli tv kanalı, gazete, dergi, radyo istasyonu olan devasa bir grunun, her görüşten medyaya sahip olabileceği keyfiyetidir. Ben araştırmadım, ama araştırılırsa, News Corp bünyesinde böylesi bir çok sesliliğe ve çok renkliliğe tesadüf edilebileceğine dair bir sezgiye sahip olduğumu da paylaşmak isterim.
7 - Komplo Kuramı, abartmamak kaydıyla el altında bulundurulması gereken bir enstrümandır. Doğrusu, dünyada olup bitenleri birbirini izleyen bir komplolar silsilesiyle açıklamak zaman zaman benim de başvurduğum bir yoldur. Ancak, bu çözümleme tarzı, bu akıl yürütme biçimi özünde sağlıksızdır ve insanı çok yanlış sonuçlara sevk edebilir. AKP'nin bir ABD ve İsrail projesi olarak doğduğu da böylesi bir komplo kuramıdır. Bu iddianın inananları, şu ya da bu sebeple yeminli AKP düşmanı olan çevrelerdir. Özellikle de Ergenekon vb davalardan yargılananlarla, bu davaları toptan haksız bir siyasi operasyon olarak gören çevrelerin prim verdikleri bu iddiayı, hakikatle mutabık görmeyenlerdenim. İktidarı destekleyen yayınlarıyla bilinen önemli bir medya grubunun News Corp'a yapılabilecek olası satışının ardından, bu merkezdeki iddiaların yeniden gündemin üst sıralarına taşınmaya çalışılacağını öngörüyorum. Ancak, bu iddiaların toplumu etkileme gücünü oldukça zayıf görüyorum. Diğer bir deyişle, aynı çevreler aynı komplo teorilerini savunmaya devam edecekler gibi geliyor bana.
8 - News Corp'un fox tv'deki yayın çizgisinde, komplo teorilerini haklı çıkaracak türden emarelere, izleyebildiğim kadarıyla, rastlayamadığımı teslim etmek durumundayım. Söz konusu grup, Sabah - ATV iktisadi bütününü satın alırsa şayet, bana dengeli bir yayın çizgisi izlerler gibi geliyor.
9 - Ezcümle, Sabah - ATV Grubunun, News Corp tarafından alınmasında, yukarıda görüşlerini paylaştığım dostum F.Z.'nin komplo teorisi mahiyetini taşıyan kaygılarını haklı çıkaracak türden sıkıntıların ve problemlerin doğmayacağına inananlardanım.
Sıraladığım bütün bu gerekçeler yüzündendir ki, Sabah - ATV Grubunun News Corp tarafından satın alınması, pekalâ hayırlara vesile olabilecek bir gelişmedir diyorum vesselâm.
*http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/19742783.asp
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder