Yırca Zeytin Katliamı ve 'Kral David'in Kutsal Kadim Zeytin Kardeşliği Örgütü'





prolegomena / prologue / medhal / mukaddeme: 

Zeytin katliamı öyle vahşice yapıldı ki, iktidar cenahı bile bunu savunmakta epeyce zorlandı. Neo-muktedirlerimizin, memleketimizin aktüel 'Neo-White'larının her durumda 'zeytinyağı gibi üste çıkmalarına'; hiç bir kusur, kabahat, hata ve noksanın kendilerine eklemlenmesine izin vermeyen o müstekbir ve pervasız duruşlarına; yapılan en insaflı ve izanlı eleştirinin bile, teflon tavadaki malzeme misali, bünyelerine tutunmasına asla izin vermeyen o bıktırıcı 'untouchable' profillerine öylesine alışmıştım ki, bu son facia karşısındaki suskunlukları bana epeyce bir dokundu doğrusu. 


Ülkemizin sağcısı da, solcusu da; muhafazakârı da, devrimcisi de yüzleştiği problemlerin ve problematiklerin çözümünde komplo kuramlarını tepe tepe kullanmayı severler. Özellikle de mütedeyyin - muhafazakâr tahayyül bu konuda sınır tanımayan bir zihni iklime ve entelektüel kozmosa sahiptir. Bahse konu kesimler, düne kadar her problem karşısında 'Yahudi-mason-siyonist-ateist-darwinist' bir sorumlular seti olduğunu vaz'ederdi. Aynı cenahın, günümüzde karşılatığı sorunların sorumlusu olarak gösterdiği failler setini inşa ederken, çok daha yaratıcı olduğunu teslim etmek zorundayız. 

'Paralelci Çete, Neocon'lar, CIA, MI6, MOSSAD, el Muhaberat, Lufthansa, Darbeci Sisi, 'Faiz Lobisi', 'Angela Merkel und Bayerischen Baron Gesselschaft', AB, ABD, Rusya, İran, Suriye, Mısır, CeHaPe Zihniyeti, sendikalar, meslek örgütleri, MeHaPe Zihniyeti, yerel-sivil yurttaş inisyatifleri, uluslararası basın, tarlasını ve bahçesini barbar müteahhite karşı savunmaya çalışan köylüler, Ergenekon, İP, kızlı erkekli yaşayanlar, mini giyenler, kızlı erkekli okuyanlar, eşcinseller, çevreciler, (felsefi anlamda) anarşistler, masonlar, Siyonistler, (ezelden beri) ateistler, (artık) dini cemaatler, İlluminati Society, alkol alanlar, başı açıklar, 'Gargamel & Other Bad Men's Deeply Secret Organisation', 'bağzı' taraftar grupları, sanatçılar, diziciler' memleketimizin neo-muktedirlerinin işaret ettiği aktüel şer çevrelerinin sadece mütevazi bir kısmını oluşturmaktadır. 

Komplo teorileri üzerinden dış ve iç düşman yaratma ve işine gelen kesimleri ötekileştirerek demonize ve tekfir etmede onca mahir olan bahse konu neo-white'ların, Yırca zeytin katliamı ertesindeki cari suskunluklarını, verili şaşkınlıklarını, belirgin çaresizliklerini ve entelektüel bazdaki dağılmışlıklarını aşmalarına yardımcı olacağını sandığım bir komplo teorisi uydurdum. Bakalım o cenah bunu kullanacak mı; yoksa kendi özgün komplo teorileriyle mi inecekler sahaya?
Her neyse, işte o (tamamıyla hayalhanemin mahsulü olan) mezkûr komplo teorim diyerek noktalamış olayım bu mecburi mukaddemeyi: 

1 - Sen meselenin gerçekten de 3 - 5 zeytin ağacı olduğunu mu sanıyorsun?

Günlerdir Soma'nın Yırca Köyü ahalisine ait olan 6,000 zeytin ağacının sökülmesiyle yatıp kalkıyoruz. Bu hadise, insana, 'ben bu filmi daha önce de görmüştüm' dedirtecek türden olan mükemmel bir 'deja vu' örneğidir. Diğer bir deyişle, malûm çevrelerin köpürtüp durdukları sözde 'zeytin katliamı', Haziran 2013'de yaşadığımız 'Gezi Kalkışması'na, onun adeta replikası, ruh ikizi ve karbon kopyası olacak kadar benzemektedir. 'Resmi tarih'in arka odalarında, satır aralarında ve alternatif boyutlarında yapacağınız titiz okumalarla varlığından ancak haberdar olabileceğiniz 'Kral David'in Kutsal & Kadim Zeytin Kardeşliği Örgütü'nün marifeti olduğunu teşhis ve tespit ettiğim söz konusu 'Yırca Sözde Zeytin Kalkışması', 'Gezi İhaneti'nden hem daha sinsi ve hem de çok daha tehlikelidir. Okunulan bu metnin ortaya çıkmasına neden olan manevi ve fikri müşevvikler, milletimizin başına örülmeye çalışılan bu yeni melânetin teşhirine müteveccih olan entelektüel bir itiraz dairesinden neşv-ü neva bulmuştur (Ayrıntılı bilgi için bknz. http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2014/11/the-sacred-ancient-association-of-king.html#more).


Mezkûr 'Kral David'in Kutsal & Kadim Zeytin Kardeşliği Örgütü'nün fiştakladığı, organize ve finanse ettiği 'Yırca Zeytin Kalkışması'nı mercek altına almadan önce, bu eylemin öncüsü olan 'Gezi Fitnesi'ndeki son gelişmeleri paylaşmakta fayda var.

2 - 'Yeni Türkiye'de fitne ve fesada geçit yok!

'Yeni Türkiye'de artık hiçbir tertip gizli kalmıyor; Türkiye'nin dünya liderliği yolundaki emin ve kutlu yürüyüşüne kast etmeye kalkan ihanet şebekelerinin maskeleri derhal indiriliyor; bunların çeşitli kılıklar ve kılıflar altında milletimize yutturmaya çalıştıkları zehirli faaliyetleri de anında deşifre ediliveriyor. 'Gezi Kalkışması'nın arkasındaki Sırp kökenli 'Otpor Tedhiş ve Terör Örgütü'nün deşifre edilmesini işte bu bağlamda değerlendirmek icap etmektedir. 'İki Numara'sının tiyatro oyuncusu Mehmet Ali Alabora olduğu iddia edilen söz konusu örgüt hakkında hazırlanan fezleke, ağaçları kesilmekten kurtarmak ve çevreyi korumak amacıyla yapıldığı ileri sürülen 'Gezi Tertibi'nin (kelimenin hakiki manasıyla) ipliğini pazara çıkarmaktadır (konuyla ilgili ayrıntılı bilgi için bknz. http://www.radikal.com.tr/turkiye/iste_otpor_fezlekesi_mehmet_ali_alabora_iki_numaraymis-1228251)

3 - Zello Fesat Şebekesi de unutulmamalı

Bu bahise girmişken, davanın adının aslında 'Otpor - Gezi Fitnesi' değil, 'Otpor - Zello - Gezi Fitnesi' olmasının daha doğru olacağını düşündüğüme de vurgu yapmadan geçemeyeceğim. Zirâ, izleyebildiğim ve anlayabildiğim kadarıyla, 'Zello Çetesi' de, en az 'Sırp Otpor Çetesi' kadar etkindi 'Gezi Kalkışması' sırasında. 'Yeni Türkiye'nin uyanık unsurlarının, öncü kadrolarının, bu satırların hakir muharririnin bile rahatlıkla teşhis edebildiği bu hususu atlamış olacaklarına hiç ama hiç ihtimal vermiyorum doğrusu. Bu bakımdan da, 'Gezi İhaneti'nin 'Zello Aparatı' mutlaka kendisine bir yer bulmuştur bahse konu fezlekede diyerek yüreciğime su serpiyor ve lâkırdıma devam ediyorum efendim.

4 - Bir de 'Meksika Bağlantısı' var tabii

'Mexico Connection'a değinmenin tam zamanıdır. Bu sayede, atlattığımız badirenin mahiyeti ve boyutları hususunda oldukça zengin ve derinlikli bir kavrayış eşiğine sıçramamız da mümkün olabilecektir. Zirâ, 'Gezi Fitnesi'nin deşifre ve dekode edilmesine yardımcı olacağını düşündüğüm 'Meksika Bağlantısı' olgusu, öyle bir kalemde yabana atılabilecek, ihmal edilebilecek, ya da üstü örtülerek unutturulabilecek bir ayrıntıdan çok daha fazlasına işaret eden hayati ve kritik bir realitedir. Gezi eylemlerinin zirve yaptığı gecelerin birisinde, eylemcilere giden 600 büyük boy pizzanın parasının Meksika orijinli bir kredi kartı üzerinden ödenmesinden bahsettiğimi sanırım anlamışsınızdır.

'Gezi Çetesi'nin repertuarındaki bütün melânetlerini acımasızca ve fütursuzca sergilediği o tedhiş günlerinde, Haziran 2013'ün o 'koyu kara' atmosferinde, bu güruhun dışarıdan beslendiğini bütün çıplaklığıyla gözler önüne seren bu ibretlik olay, memleketimizin güzide, memleketperver ve 'kül yutmaz' müteşebbislerinden birisi tarafından tespit edilerek efkâr-ı umumiyemizin dikkatlerine sunulmuştu.

İstihbarat örgütlerimizin, Türkiyemizin dünya, Güneş Sistemi ve giderek de Samanyolu Galaksisi liderliğine giden yoldaki fevkalâdenin de fevkinde yürüyüşüne takoz koymak isteyen 'Gezici Vandallar'la, bunları besleyen ve yemleyen Paralelci Çete,
Neocon'larCIA, MI6, MOSSAD, el Muhaberat, Lufthansa, Darbeci Sisi, 'Faiz Lobisi', 'Angela Merkel und Bayerischen Baron Gesselschaft', masonlar, Siyonistler, ateistler, İlluminati Society, 'Gargamel & Other Bad Men's Deeply Secret Organisation' gibi muhtelif şer örgütleri arasındaki ilişkileri bütün delilleriyle birlikte en kısa zamanda ortaya koyacağından kimsenin zerrece kuşkusunun ve tereddüdünün olmaması icap eder (konuya dair ayrıntılı bilgi için bknz. http://www.sabah.com.tr/gundem/2013/07/19/gece-taksime-gelen-600-pizza-meksikadan-bir-kredi-kartiyla-odendi#).


5 - 'Yırca Zeytin Kalkışması' Gezi Fitnesi'nden daha tehlikeli; çümkü...

'Eski Türkiye'nin miyadı çoktan dolmuş, ancak, tarihin çöplüğüne doğru olan kaçınılmaz yolculuklarına çıkmamak için de alabildiğine ayak direten o malûm unsurları, 'Yeni Türkiye'yi sabote etmek için hiç bir fırsatı kaçırmamaya çalışmaktadır. Bunların son marifetleri Yırca köylülerinin zeytin ağaçlarının kesilmesiyle oluşan atmosferi sömürmek ve köpürtmektir. 

'Gezi Fitnesi'ndeki pozisyonları, duruşları ve üstlendikleri roller 'Yeni Türkiye'nin kanaat önderlerince deşifre edilen 'Eski Türkiye'nin ajanları, Haziran 2013 kalkışmasında aldıkları büyük darbe ve yedikleri kallavi 'Osmanlı Şamarı' yüzünden, aktüel tertip ve desiselerinde artık çok daha dikkatli ve sinsi davranmaktadırlar. 'Gezi Fitnesi'nde yüzleri örtülü profesyonel provokatörlerle militan politik kadrolar ve partizanlar başı çekerken, 'Yırca Zeytin Kalkışması'nda başörtülü masum köylü kadınlarının ön saflara sürülmesinin arkasında işte bu sosyo-politik uyanıklık yatmaktadır.

'Gezici Çapulcular'ın 'Yeni Türkiye'ye olan kastını deşifre etmek çok kolayken, 'Yırca Zeytin kalkışması' prodüksiyonunun baş rolündeki yaşını başını almış köylü kadınların gerçekte (ve aslında da bilmeden) hizmet ettikleri amacı ve mihrakları ortaya çıkarmak fevkalâde zor bir iştir. 'Yırca Zeytin Kalkışması'nın 'Gezi İhaneti'nden çok daha tehlikeli oluşuna vurgu yapışım hem bundan ve hem de, esasen bütün bu olup bitenleri perde gerisinden idare eden o çok gizli 'Kral David'in Kutsal & Kadim Zeytin Kardeşliği Örgütü'nün işin içinde olması yüzündendir.

6 - 'Kral David'in Kutsal & Kadim Zeytin Kardeşliği Örgütü' bilinmeden 'Yırca Zeytin Kalkışması' anlaşılamaz

'Yırca Zeytin Kalkışması', aslında 'Küresel Siyonist İmparatorluğu' projesinin Türkiye özelinde ve ölçeğinde sergilenen bir ayağıdır. Asırlardır sabırla yürütülen bir 'Yahudi Komplosu'nun 21. asrın ilk çeyreğinde tahakkuk ettirilecek olan merhalesinin Türkiye'deki bu güncel uygulamasını anlayabilmek için, dinler tarihinin ilgili kısımlarına, kuş bakışı da olsa, göz atmakta fayda vardır.

Mesih (İbranicesi Maşiah) meshedilmiş, yağlanarak kutsanmış demektir. Yahudi & Hristiyan inancına göre, ahir zamanda (kıyametten önce) zuhur etmesi beklenen Mesih'in Kral David'in (Davut Peygamber) soyundan geleceğine inanılır. 

Yahudi toplumunun kanaat önderlerince, İsrailoğularının kurduğu İsrail Krallığının 3. kralı olarak seçilen DavidHebron'da, bahse konu dinin uluları tarafından kutsal yağla (okunmuş zeytinyağı) meshedilerek kutsanmıştır. Kenanlılardan kurtardığı Sion'ı Yahudi (Musevi) inancı çerçevesinde yeniden inşa ederek İbranilerin Kudüs'ü haline dönüştüren kral-peygamber David, hem Mezmurların (Zebur) kendisine nazil olduğuna ve hem de dev Calud'u alaşağı ettikten sonra kafasını kesen seçilmiş kişi olduğuna inanılan teolojik şahsiyettir. 

Okunmuş zeytinyağından başka bir şey olmayan kutsal yağla meshedilmek şeklindeki dini ritüel, konvansiyonel Mesianik Musevi inancında olduğu kadar, bu inancın esoterik ve heterodoksi (sapkın) bir yorumu olarak inançlar yelpazesindeki yerini almış olan 'Kral David'in Kutsal & Kadim Zeytin Kardeşliği Örgütü' için de hayati ve merkezi bir öneme haizdir.

Sadece David değil, onun bütün soyu da aynı şekilde kutsal yağla meshedilmiştir. Zeytinyağının böylesine vazgeçilemez ve kritik bir rol oynadığı Yahudi toplumunun, bu yemişe kutsal meyve muamelesi yapmasından daha doğal bir şey olamazdı. Zeytin ağacının David'in soyunun simgesi ve ailesinin sembolü olması bundandır. Kelâmın burasında, tartıştığım mevzunun yan bir patikasına sapıyorgörünürde İngiliz - Fransız ortaklığıyla kurulmuş olan Osmanlı Bankası'nın (1856 - 2001) sembolünün zeytin ağacı olmasının, bankanın asıl sahiplerinin Mesianik inanca sıkı sıkıya bağlı olan Musevilerkripto Museviler ve 'Kral David'in Kutsal & Kadim Zeytin Kardeşliği Örgütü' mensupları olmasından kaynaklandığına işaret ettikten sonra, yeniden asıl mevzuya dönüyorum. 

Paganizm ve Satanizm'den aldığı çeşitli itikadi ve imani hususları, Kabala ile Tanah'ın (Musevilerin kutsal kitabını teşkil eden Zebur ve Tevrat'ın toplamı) heterodoksi yorumuyla senkretik ve pragmatik bir şekilde birleştiren bir erken dönem Orta Çağ inanç sisteminin taşıyıcısı ve yayıcısı olan 'Kral David'in Kutsal & Kadim Zeytin Kardeşliği Örgütü'; Yahudi inancından olmak için anne tarafından Yahudi olmak gerektiği şeklindeki temel itikadi kabulü reddeden bir sapkınlığın mümessilidir. 

Bahis konusu bu esoterik ve heterodoksi Yahudi Tarikatı, her toplumun önde gelen simalarını ve kanaat önderlerini, merkezinde okunmuş zeytinyağıyla meshedilmenin olduğu, çok gizli ritüellerle kendi inançlarına katmak şeklinde özetlenebilecek Havass'a seslenen seçkinci/elit bir faaliyet sahasıyla; 'kutsalların kutsalı (sanctum sanctorum)' dedikleri zeytinyağını, dünya nüfusunun tamamı tarafından tercih edilen ve kullanılan yegâne yağ haline getirmeyi hedefleyen popüler/avami bir eylemler bütününü aynı anda hayata geçirerek, 'Kürre-i Arz'ın mutlak hakimi olmayı hedeflemektedir.

Türkiye, 'Kral David'in Kutsal & Kadim Zeytin Kardeşliği Örgütü'nün hedef ülkelerinin başında gelmektedir. Gezi Kalkışması'nın hemen ardından Soma İsyanı'nın, çok geçmeden 'Mecidiyeköy Asansör Fitnesi'nin ve nihayet 'Yırca Zeytin kalkışması'nın patlak vermesi işte bu yüzdendir.

7 - Dünyanın bu sapkınları alt etmesi, zeytin ve zeytinyağının yasaklanmasından geçer!

Evreni, Galaksiyi, dünyayı, bölgeyi ve ülkeyi fevkalâdenin fevkinde okuyan, geleceğe dair olan kestirim ve projeksiyonlarındaki isabet nispeti bütün dünya liderlerinin kıskançlığına neden olan  'Yeni Türkiye'nin 'Yeni Önderlik'i, 'Kral David'in Kutsal & Kadim Zeytin Kardeşliği Örgütü'nün Türkiye ve dünya hakkındaki sapık emellerinin farkında olan yegâne küresel güç durumundadır. Ülkemizdeki zeytinliklerin, son derecede plânlı bir şekilde ve birer birer yok ediliyor oluşları, işte böylesi bir kavrayışın kumanda merkezinde olduğu bir master aklın faaliyetleri neticesinde gerçekleştirilmektedir. 

'Yeni Türkiye'nin 'Yeni Akl'ının, zeytine ve zeytinyağına açtığı bahse konu bu sistematik savaşı insanlığa kabul ettirerek, bütün dünyayı arkasına alması halinde, söz konusu sapkın Yahudi örgütünün, önce geriletilmesi, ardından da, bütünüyle kökünün kazınması söz konusu olabilecektir. İşte o zaman, son 1.5 yıldır 'gezi Parkı'ndaki ağaçlar, Soma Maden kazası, asansör faciası, zeytin katliamı bık bık da bık bık' diye mızıldanıp muhalefet edenlerin bakalım yüzleri kızarak, vicdanları azıcık da olsa sızlayacak mı?


hamiş:
(1): Gerçeklerle, yazarının hayalhanesine ait olan kurmaca unsurların olabildiğince inandırıcı bir şekilde mecz edilmeye çalışıldığı yukarıdaki metnin 'hilaf-i hakikat' kısımları (benzer mahiyetteki http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2014/10/robert-james-howard-chuchward-gotham.html ve http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2014/09/pensilvanyaya-nicin-pensilvanya-denir.html metinleri gibi), argumentum ad gastroenterum metodu üzerine bina edilmiştir. Bahse konu metot için bknz. http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2013/10/argmentum-ad-gastroenterum.html 

2 yorum:

  1. Politik ve ekonomik güç için İlluminati'ye katılın. Evet, üyelerimizin zenginlik, güç ve manevi güce sahip olduğu doğru ama bir hedefimiz var. İlluminati'nin hedeflerini kendiniz yapmaya hazır mısınız.
    İlluminati emri, dünyadaki işleri, hükümet ve iş dünyasındaki etkili pozisyonlarda, dünyanın dört bir yanındaki gizli üyeler ağı aracılığıyla kontrol eder. Zengin ve ünlü olmanıza yardımcı olmak için ömür boyu üyelik için İlluminati'ye katılın.
    Üyelik soruları için iletişim e-posta adresi: worldfameilluminati@gmail.com

    YanıtlaSil
  2. Herkese merhaba, Bir daha hastalarımız için böbrek almak için buradayız
    ve onları kurtarmak için bir böbrek yapmak isteyen herkes
    Eğer para kazanmak istiyorsanız ya da bir böbrek satın almak istiyorsanız para iyi miktarda
    Bir Yaşam, lütfen bize ulaşın, e-posta yoluyla: pujabsurgeons@gmail.com
    Bu zengin olman için bir fırsat, tamam, garanti ediyoruz, ve
    Bizimle% 100 güvenli bir anlaşma yaparsak, her şey
    yasal böbrek vericisi.

    YanıtlaSil