Kitap çalarım, kitabımı çalanı ise asla affetmem, yakarım!



Bibliyomanyaklar en yakınlarına, en güvendiklerine bile ödünç kitap vermek istemezler. Zirâ bilirler ki, giden kitaplarının bazıları, (çoğunlukla en nadir ve en kıymetli olanlardır bunlar) geri dönmeyecektir. Bu bilme hali iki kategorideki tecrübe üstüne bina edilmiştir:

1 - daha önce en güvendikleri yakınlarına verdikleri ('kaptırdıkları' şeklinde okunabilir) bazı kitapları geri gelmemiştir;
2 - kütüphanelerinin en kıymetli kimi eserleri, en yakın dostlarının kitaplıklarında göz koyup da ödünç aldıkları ve geri vermedikleri; bazı durumlarda da, onların bilgisi dışında aldıkları, bir diğer deyişle, düpedüz 'yürüttükleri' kitaplardır.

En yakın dostunun kitabını bile, kâh ödünç alıp unutturarak ve kâh (bir punduna getirip) düpedüz 'yürüterek' temellük eden ve arşivine katan bibliyomanyak, işte bu yüzden, kendisiyle benzer bir tasavvura, tahayyüle ve ruhi mood'a sahip olan kitap delisi bibliyomanyak dostları kitaplığına girdiğinde alarme olur, müteyakkız durur.

Bilim kurgu meraklıları İsaac Asimov'a ait olan 'Üç Robot Yasası'nı hatırlayacaktır(i).

Bu yasayı bibliyomanyaklar için modifiye ederek şu hale getirdim:

Üç Bibliyomanyak Yasası:

1 - Göz ve gönül koyduğum kitabı, meşru yolla edinemiyorsam, ne yapar eder çalarım;
2 - Diğer bibliyomanyakların da aynı şeyi bana yapacaklarını bildiğimden, her yola başvurarak, kitaplarımı çalmalarını engellerim;
3 - İlk iki yasanın çelişmediğine, sahibinin arzusu ve bilgisi hilafına edindiğim kitapların ilahi bir misyonla kitaplığıma eklendiğine, 'kitap çalmamın' başkaların benzer eylemlerinden mahiyetçe çok farklı olduğuna yürekten inanır; buna rağmen, bir punduna getirip kitabımı çalmaya muvaffak olanı ise pişman ve perişan ederim.

Okunulan satırların başlığı, 'Bibliyomanyak Anayasası İçin Bir Muhtasar Girizgâh' olarak serdedilebilecek olan bu üç yasanın özeti, aynı zamanda bibliyomanyakların mottosu / amentüsü / maximi''dir.

'Kitap çalarım, kitabımı çalanı ise asla affetmem, yakarım!!!' bibliyomanyakların evrensel sloganı ise, yukarıdaki exlibris de onların görsel sembolü, küresel markası, simgesel alâmet-i farikasıdır. 

Bu metnin ebesi ve ilham kaynağı, değerli dostum sahhaf Halil Bingöl'ün Facebook hesabında yaptığı paylaşımıdır. Bu bakımdan kendisinin medyun-u şükranıyım efendim(ii).

dipnotlar:
(i): http://www.bilimkurgukulubu.com/genel/inceleme/isaac-asimovun-uc-robot-yasasi/
(ii): https://www.facebook.com/photo.php?fbid=1018868724847200&set=a.126172407450174.18966.100001722460197&type=3&theater
ilgili bloglar:
***http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2016/04/eski-kitaplardan-hastalk-bulastg.html
***http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2016/04/en-cok-okuyan-illerimiz-hangileri.html
***http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2016/03/insan-okur.html
***http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2016/03/hayatm-kokten-degstirsem-bu-ciltcinin.html
***http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2016/03/allah-kitapkolikligin-sifasn-vermesin.html
***http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2016/04/bir-kitapkolikin-yasamndan-kesitler.html

5 yorum:

  1. Harika bir paylaşım Ziyaver abi,eline sağlık. Birden aklıma yıllar önce kuzenimin kütüphanemden seri olarak aldığı Aziz Nesin ler geldi, yapım gereği bir daha akibetlerini bile sorgulayamamışım... :-)

    YanıtlaSil
  2. Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  3. kuzenine sorsaymışsın keşke; ben olsam sorardım değerli dostum :)

    YanıtlaSil