1980'lerden sonra kurulan yeni uluslararası iş bölümüne göre ABD dünyanın bilim, teknoloji, tasarım ve buluş merkezi; Çin ve diğer ucuz emek deposu olan Asya ülkeleri (bunlara bazı Afrika ve Güney Amerika ülkelerini de eklemek mümkündür) ise üretim üssü ve fabrikasıdır.
Onu paylaşanın hareket noktasına ve vermeyi amaçladığı mesajın aksine olarak, yukarıdaki fotoğrafın ABD'yi zayıflatan, Çin'i ise güçlendiren bir yanı olduğunu düşünmüyorum.
Öyle ya, tişört ya da kep yapsan ne olur, yapmasan ne olur?!?
Sen asıl mikroçip tasarlayabiliyor musun, ondan haber ver.
Tasarlayabiliyorsan şayet, elbiseni, tabak çanağını, otomobilini, beyaz eşyanı ve hatta cep telefonunu bile Çin'in üretiyor olması senin dünyayı domine eden prima kuvvet olmana halel getirmez, getiremez.
Dünyanın en iyi üniversiteleri, en inovatif araştırma enstitüleri, en başarılı ve yaratıcı bilim insanları, en değerli ve inovatif şirketleri ABD'dedir. Bilim Nobellerinin büyük kısmını halâ ABD uyruklu bilim insanları almaktadır.
İşte bu yüzden, başta Çin olmak üzere, emeğin ucuz olduğu görece yoksul coğrafyaların emekçileri dünyanın tükettiklerini üretirken, bu emtiaları tasarlayan ve pazarlayan merkez ABD olmaya devam etmektedir. Küresel ekonominin trend koyan liderinin, kapitalist gelişmenin motorunun ABD olmasının arkasında yatan temel dinamik işte budur. Zaman zaman bu satırların yazarı da katıldığı 'ABD'nin bittiği, çöktüğü, içinden çıkılamayacak o nihai krizine nihayet girdiği' merkezindeki söylemlerin ideolojik dozu yüksek, hakikate olan sadakati ise zayıf 'wishful thinking' kabilinden muhalif lâkırdılar olmaları işte bu yüzdendir.
Aktüel dünya sisteminin verili dinamiklerinin özeti başlıkta da zikredildiği üzere:
'ABD tasarlar ve pazarlar, Çin ve diğer ucuz emek deposu ülkeler üretir, bütün dünya da tüketir!'
kaynak:
https://www.facebook.com/TheTigerLillies/photos/a.434752323981.225266.6940543981/10154464746863982/?type=3&theater
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder