Dizilerden sıkıldık öyle değil mi? Sığlar, birbirinin neredeyse aynılar, benzer şablonları ve trükleri kullanarak reyting yarışında ayakta kalmaya çabalıyorlar. Tartışma ve yarışma programlarının kalitesi de dizilerden daha üstün değil ne yazık ki.
Reklâmlar ise bütünüyle bir facia halini aldı neredeyse.
Yüzlerce tv kanalının tamamından, radyolardan, internetten, basılı medya mecralarından, billboard'lardan, cep telefonlarından, market raflarından sürekli olarak üzerimize üzerimize geliyor ve bize 'şayet önerdiklerimizi tüketmezsen muteber kişi değilsin, başarılı değilsin, hatta bu dünyada ve bu çağda var olmayı ve su ve hava gibi kaynakları kullanmayı bile hak etmiyorsun!' dercesine abanıabanıveriyorlar benliğimizin ve ruhumuzun üzerine.
Abanıyorlar benliğimize ve ruhumuza; karartıyorlar afakımızı, geleceğimizi ve ümitlerimizi.
Ailede, arkadaş ve dost ortamlarında, işte, hobilerimize ayırdığımız zaman dilimlerinde, okulda, kursta, internette ya da sosyal medyada iken de, sürekli olarak sanki esasa ait bir şeyler eksikmiş, bir şeyler bir türlü yolunda gitmiyormuş gibi bir hisse, adeta kekremsi bir lezzet algısına, dilde pas tadını anımsatan bir duyguya kapılıyoruz mütemadi olarak.
Bir şeyler eksik hayatımızda. Benliğimiz, ruhumuz; onu kuşatan, bir kısmını yukarıda dillendirdiğim entitelerden çok boğuldu, anormal sıkıldı, acaip tiksindi.
Benliğimizin, ruhumuzun ciddi ve gerçek bir detoksa ihtiyacı var!
Benliğimizin harbi sohbete, hasbi muhabbete ve samimi münazaraya olan ihtiyacı zirve yapmış durumda.
İşte lâkırdının tam da burasında, okumakta olduğunuz metnin başlığının nisbet, imâ ve iddia ettiği hususların üzerinden bir geçelim derim.
Evet, başlıkta da bir kısmını dillendirdiğim üzere 'Ah, farklı bir performans etkinliği, değişik bir muhabbet ortamı, müstesna bir sohbet vasatı olsa da; sinemadan, virolojiden, felsefeden, mitolojiden, remeyyözden, resimden, tüberkülozdan ve overloktan, müzikten, metafizikten, medeniyetler tarihinden, patafizikten, entomolojiden ve eskatolojiden, ekolojiden, tarihten, totolojiden, tontonlojiden, psikolojiden, sosyolojiden, kozmolojiden, mantıktan, ev yapımı mantıdan, matematikten, metamatikten, magic'ten ve meta-magic'ten, 'neden bir şey var da, hiçbir şey var değil?'den, 'hiç'den ve 'sonsuz'dan, zamandan ve mekândan, görelilikten, telepati ve durugörü'den, apaçık ve aşikâr olanı görememekten, 'paralel doğrular gerçekten de sonsuzda mı kesişir?'den, kuantum mekaniğinden, paralel evrenlerden, evliliklerin parçalanmasından, ölümsüz dostluklardan, 'tel maşa' arkadaşlıklardan, falan konuşulsa!' diye düşünüyorsanız, hakikaten de var buna benzeyen 'birşey'.
Geçen hafta paylaştığım ve http://www.ziyaversencan.blogspot.com/2012/04/pazar-mezat-ziyaver-sencan-iftiharla.html linki üzerinden erişilebilecek olan yazımın özellikle giriş kısmı, 'bir şey' diye tanımladığım o mülti-potansiyel entiteye dair epeyce bilgi vermekteydi aslında.
İşte, bu 'mülti-potansiyel birşey'in önümüzdeki Cumartesi günü, yani 14 Nisan 2012'de yapılacak olan buluşmasına dair bazı bilgi notları:
'14 Nisan 2012, Cumartesi günü, Beyoğlu, GS, Hazzopulo Pasajı, Danışman Geçidi, no 1 – B’deki Pazar Mezatı şirketinin salonunda yapılacak olan geleneksel kitap müzayedemizle kitabiyat performansımızın programı aşağıdaki gibidir:
ı – 15.00 – 16.00: Listesine, http://pazarmezati.net/index.php?sayfa=mezat-listesi linkinden erişilebilecek olan eserlerin müzayedesinin yapılması;
ıı – 16.00 – 20.00: Ziyaver Şencan tarafından sunulacak olan kitap müzayedesi ve kitabiyat temelli sohbet ve performans gösterisi. Bu gösterinin, 16.00 – 17.00 arasındaki zaman diliminde, meraklısıyla buluşacak olan eserlerden minicik bir bukleti aşağıda paylaşıyoruz efendim:
1 – Sosyolojinin Problemleri, yazan: Hilmi Ziya Ülken. H. Z.Ülken’den imzalı ve ithaflı. İst. Ün. Ed. Fak. Yay., 1955. 4 + xvı + 422 + vııı = 450 sayfa. Lüks kâğıda basılmış. Kitabın kendisine armağan edildiği ve Ülken’in yakın arkadaşı olduğunu ithaftan anladığımız Dr., üstadın cenaze töreninde dağıtılan yaka fotoğrafını, Hilmi Ziya Ülken’in tam da ithaf ve imzasının altına yapıştırmış. Kitabın kapaktaki ismi ‘Sosyolojinin Problemleri’ iken, bu, künye sayfasında ve diğer yerlerde ‘Sosyoloji Problemleri’ olarak basılmıştır. Sosyolojinin Osmanlı dönemi, Cumhuriyet Türkiyesi ve dünyadaki tarihini ve içeriksel gelişimini inceleyen temel bir eserdir. Meraklısının nezdinde çok önemli ve değerli olan bu nadirattan eser, orijinal karton kapağı muhafaza edilerek yapılmış döneminin zarif şahıs cildinde olup, kondisyonu mükemmel ötesidir.
2 – Türkiye sanayi-tarım-ticaret-turizm-iller Rehberi, ‘Türkiye Ansiklopedisi’; Editör: Hüsamettin Toros. Yazı kurulu: Prof. Hâzım Âtıf Kuyucak (modern Türkiye masonizminin öncülerinden, Süleyman Demirel’e, mason olmadığına dair 1964’de verdiği sahte belgeyle Türk masonizminin bölünmesinin neden olan 33.dereceden mason Enver Necdet Egeran’ın karşısında oluşan muhalif masonik hareketin lideri olan 33.dereceden mason), Prof. Kemal Yeşilada, Prof. Sâip Ali Altuğ, Tahir Kutsi Makal, Şükrü Usman vd…. Nurettin Uycan Matbaa ve Ciltevinde basılmış, 1971. 2 + 1656 sayfa. Metin içi 1,500 civarında fotoğraf, harita, plân ve desen içerir. Tam bir Türkiye salnamesidir. Her bakımda önemli olan eser, çok başarılı ve artistik olan çizim desenleriyle öne çıkan döneminin yüzlerce sayfa reklâmlarıyla da kayda değerdir. Nadir ve çok enteresan olan eser, orijinal, renkli, resimli ve geleneksel türk motifleriyle süslü hard cover cildinde olup, kondisyonu mükemmel ötesidir.
3 – 30. Yılında Türkiye Şeker Sanayii, hazırlayan: Turan Veldet, Türkiye Şeker Fabrikaları Neşriyatı, 1958. 18 sayfa (başta Atatürk olmak üzere, önemli zevatın kuşe kâğıda basılı fotoğrafları) + xxvııı + 1416 kuşe kâğıda basılı metin (metin içi çok sayıda görsel var) + metin dışı bazıları katlı olan çok sayıda renkli harita ve fotoğraflar + Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş. Umum Müdürlüğü teşkilât şeması (katlı, büyük) + Türkiye’de (1956 sonu itibarıyla) pancar ekilen ve ekim etüdü yapılan yerleri gösterir renkli, çok katlı, büyük Türkiye haritası ile birlikte toplam 1,500 sayfanın üzerindedir. Şeker sanayimizin çok ayrıntılı olanbiricik salnamesi, ya da ansiklopedisidir. Cumhuriyetimizin sanayileşmek ülküsünün nişanesi ve ispatı olan nadir ve kıymetli eser, altın varaklı yazılı, orijinal, şık, kırmızı bezden cildinde olup, kondisyonu muhteşemdir.
4 – Huzur Dersleri, 3 cilt, tam takım, yazan: Ord. Prof. Ebül’ulâ Mardin. 1. cilt: yazarın kendisi bastırmıştır, İsmail Akgün Matbaası, 1956, 1 yaprak (kuşe kâğıda basılı Sultan ııı. Mustafa’nın s – b tablosu) + 616 sayfa metin (çeşitli ferman ve tezkirelerin görselini havi); 2 – 3 cilt, tek cilt birlikteliğinde, İst. Ün. Huk. Fak. Yay., 1966, Prof. Dr. İsmet Sungurbey tarafından yazılan önsöz ve eklerle birlikte yayınlanmıştır. 1 yaprak (kuşe kâğıda basılı, s – b, Ebül’ulâ Mardin fotoğrafı) + XLII + 12 (Ebül’ulâ Mardin’in fotoğrafları ve el yazısı örneklerini içeren kuşe kâğıda basılı s – b albüm) + 1,114 sayfa (metin içinde Osmanlı ulemasına ait çok sayıda s – b görsel ve bol miktarda ve çeşitli Osmanlıca belgelerin sureti) + 12 (Huzur Derslerinin verildiği saray ve köşklerin dış ve iç görünüşleri resmeden gravürlerin resmedildiği kuşe kâğıda basılı s – b albüm)= toplamda (2. ve 3. ciltleri tek cilt birlikteliğinde olmak üzere) 3 cilt ve 1,800 sayfalık inanılmaz bir kültür hazinesidir. Osmanlı, İslâm ve Türk kültür dairesinin az bilinen bir realitesine dair yapılmış yegâne çalışma olan eser, tam takım olarak son 15 yılda, bununla birlikte, sadece 2. kez görücüye çıkmış olacaktadır. Çok nadiren olarak çıkabilen 1 cildi bile 500 lira taban fiyattan el değiştiren eserin, 3 cilt (tam takım) halinde ve mükemmel sıfatının kondisyonunu tarifte aciz kaldığı bu haliyle olmak kaydıyla, bir daha ne zaman meraklısına sunulacağını Allah bilir! İlk cildi, orijinal karton kapağı muhafaza edilerek yapılmış, efsanevi ciltçi Rafet Güngör ustanın elinden çıkma, klasik Süleymaniye üslûbundaki sırtı kabartmalı ve kapakları işlemeli muhteşem cildinde; 2. ve 3. kitapları ise, orijinal karton kapağında ve tek cilt birlikteliğinde olan bu 3 ciltlik sıra dışı eser, 500 Lira gibi, gerçekten okazyon olan inanılmaz derecede mütevazi bir açılış bedeliyle müzayede edilecektir.
5 – 90. Yıl Kuruluşundan Bugüne İhtiyarlara Yardım Derneği 1915 – 2005, yazan ve derleyen: Aslan Yahni, İngilizceye Çev: Leon Keribar, Fotoğraflar: İzzet Kehribar. İhtiyarlara Yardım Derneği Yayını, 2006. 328 sayfa. Türkçe, İngilizce. Çok sayıda renkli ve s – b gravür, fotoğraf ve belge içeren eser, Türkiye Yahudi Cemaatinin 150 yıllık tarihini içermektedir. Nadir, önemli ve enteresan olan eser, orijinal karton kutusunda ve hard cover kapaklarında olup kondisyonu mükemmeldir.
6 – Russes et Turcs La Guerre D’orient portraits, combats, batailles, vues, cartes, etc. ABD Başkanı Theodore Roosevelt’in kütüphanesinden çıkan takımın her 2 cildinin de ön kapak içlerinde Roosevelt’e ait muhteşem exlibrisler yer almaktadır. 2 cilt, tam takım, Paris, 1877 - 1878. Fransızca. 1. Cilt: 568 sayfa, 2. Cilt: 569 – 1,152 sayfa, yazılar çift sütun halinde tertip edilmiştir. Dönemin en önemli gravür sanatçısı, illüstratör ve haritacılarınca yapılmış, bazıları çift sayfa, bir çoğu tam sayfa ve tamamı taş baskı olan, 600’den fazla muhteşem gravür, illüstrasyon ve harita içeren eser, bu haliyle tam bir görsel ziyafettir. Hicri 1293 tarihine nisbetle ‘93 harbi’ olarak toplumsal hafızamıza kazınan 1877 – 1878 Türk - Rus savaşı hakkında yazılan en önemli eser olan kitap, Yılmaz Öztuna’nın 1969’da Hayat Yayınlarından çıkan o meşhur ‘Resimlerle 93 Harbi, 1877 – 78 Türk – Rus Savaşı’ kitabında referans vermeden kullandığı harikulâde gravürlerin de kaynağıdır. Müzayedeye sunduğumuz eser, bu mahiyetiyle, söz konusu harbin, hepimizin hafızasında yer eden çok sayıda görselinin orijinallerini içermektedir. 8 x 10.5 cm ebadındaki exlibrisler, Başkan Roosvelt’in aile arması ve ‘*OUİ* PLANTAVİT *CURABİT* (eken korusun) Theodore Roosvelt’ ibaresini taşımaktadır. Roosvelt’e ve satışa sunduğumuz takımda yer alan ex-librislere ait bilgi ve görseller için: http://en.wikipedia.org/wiki/Theodore_roosevelt . İçerdiği bilgi ve müthiş görselleriyle zaten çok nadir ve önemli olan eser, Başkan Roosvelt’in kitaplığından çıktığını kanıtlayan 2 ex-librisiyle de, dünyada biricik – unique olma vasfını kazanmakta, böylelikle de koleksiyonerler için gerçek bir tutku ve arzu nesnesi hüviyetine bürünmektedir. Döneminin, sırtı deri, kapak içleri ebruyla tezyin edilmiş özenli cildinde ve mükemmel kondisyonda olan takım, gerçek bir okazyon olan 500 lira açılış bedeliyle müzayede edilecektir.
7 – Mazhar Apa, yokuş’ta 65 yıl, yazan: Mazhar Apa. Yazarından imzalı ve ithaflı. Apa Ofset Basımevi, 1984. Renkli ve s – b 150 kadar resim, karikatür, afiş, illüstrasyon, fotoğraf ve belge taşıyan eser matbaacılık, basın – yayın, reklâmcılık, 20. asır Türkiye tarihi ve grafik sanatlar alanlarında başvuru kitabı mahiyetindedir. Orijinal kutusunda ve çok şık bez cildinde olan eserin kondisyonu mükemmeldir.
8 – Doğumundan Cumhuriyetin İlânına Kadar Fotoğraflarla Atatürk ve Atatürk’ün Hususiyetleri, yazan: Ata’nın son Genel Sekreteri Hasan Rıza Soyak. Hayat Yayınları, yayın tarihi belirtilmemiş (c. 1960’ların ilk yarısı). 188 sayfa. Sunduğu ilginç bilgilerin yanı sıra, içerdiği yüzlerce sepya kıvamındaki fotoğrafla da öne çıkan bir albümdür. Orijinal kabartmalı ve desenli bez cildinde, kondisyonu, iyi.
9 – La Fontaine Fables, 2 cilt, tam takım. Yazan: Jean de La Fontaine, Fransızca, önsöz ve yorumlar: Marc Fumaroli, renkli tablolar: Marie Hugo. Paris, 1985. 1. Cit: 438 sayfa (7’si renkli ve 6’sı s – b olmak üzere toplam 13 tam sayfa tablo ve illüstrasyon, çok sayıda da s – b vinyet içermekte), 2. Cilt: 464 sayfa (7’si renkli ve 8’i s – b olmak üzere toplam 15 tam sayfa tablo ve illüstrasyon, çok sayıda da s – b vinyet içermekte). Müzayedeye konu takım, Banker Kastelli adıyla tanınan Cevher Abidin Özden’in oğlu, önemli Frankofon arşiv ve kütüphane sahiplerinden (Ahmet) Deha Özden’in kütüphane damgasını taşımaktadır. Ezop’la birlikte, dünyanın en meşhur fabl (kıssalı hayvan öyküleri) yazarlarından olan La Fontaine’in, sağlığında 13 kitap halinde bastırdığı toplam 238 öyküsünü, aslına sadık ve orijinal metinleri ve tertibiyle içeren eser, açıklayıcı metin ve notlarının yanı sıra, muhteşem s – b gravür ve renkli tablolarıyla da göz doldurmaktadır. Kırmızı bezden ve sırtları kemerli olan ciltleri, cilt kapaklarının içini süsleyen harikulâde ebruları ve altın yaldızlı kenarları diğer artılarından olan takım, çok kaliteli bir kâğıda yapılmış lüks ve sınırlı bir baskının 235. nüshasıdır. Kondisyonu mükemmeldir.
10 – Atatürk’ten Hatıralar, yazan: Prof. Dr. Afet İnan. TTK yayını, 1950. vııı + 200 sayfa. Kapak resmi ve kompozisyonu: Mustafa Aslıer. 1. hamur kâğıda basılı, Prof . İnan’ın enteresan tanıklıklarıyla öne çıkan eserin kondisyonu mükemmeldir.
11 – Histoire de Gil Blas de Santillane, yazan: Alain- Rene Lesage, Paris, 1844. 4 + 824 sayfa. Fransızca. Picaresque (sosyal köken bakımından toplumun alt kesimlerine ait olan serseri, maceracı gezginlerin başından geçenleri satirik ve kara mizahla anlatan) romanların en meşhurlarından olan eser; sırtı deri, kapak içleri ebrulu, döneminin orijinal cildindedir. Deha Özden kütüphanesinin damgasını taşıyan kitabın kapakları yorgunca olup, metnin kondisyonu ise çok iyidir.
12 – Memorial de Notre Temps, 45 cilt. Önce Hachette, ardından Quillet tarafından basılan set, Fransa’nın resmi haber ajansı L’Agence France Presse’in katkılarıyla, Paris’te, 1970’ler ve 1980’lerde yayınlanmıştır. Fransızca. 1944 – 1989 dönemini anlatan (1978 yıllığı eksiktir) toplam 45 cilt müzayede edilecektir. 45 cildin her biri ortalama 210 sayfa civarında olup, yüzlerce renkli ve s – b fotoğraf, illüstrasyon, harita, afiş ve karikatürle destekledir. Toplamda 10,000’e yakın görsel içeren set, Türkiye’nin en eski medya takip kurumu olan İnterpress Medya Takip Merkezi’nin kütüphanesinden çıkmadır. Türkiye’de 45 cildini bir arada bulmanın neredeyse imkânsız olduğu set, insanlığın en belâlı, aynı zamanda da en başarılı çağı olan 20. asrın görsel bir macerası hüviyetinde olup, orijinal ve şık bez ciltlerinde ve mükemmel kondisyondadır.
13 – Arsıulusal İşaret Kitabı, Birinci Kitab. T.C. Ekonomi Bakanlığı Deniz Nakliyat Umum Müdürlüğü yayını, 1935. vııı + 10 yaprak (sayfa değil) taş baskı, renkli bayraklar ve flâmalar + 70 sayfa (metin içi 1 yaprak Simafor Alfabesiyle ilgili taş baskılı görseller). Meraklıları, denizciler ve koleksiyonerler için anormal nadir ve nadide bir inci olan eserin kondisyonu iyi olup, bez sırtlı orijinal kapaklarındadır.
14 – Arsıulusal İşaret Kitabı, çeviren: Ayet Altuğ (Deniz Nakliyat Genel Direktörü). T.C. İktisat Vekâleti Deniz Nakliyatı Umum Müdürlüğü, 1937. vııı + 10 yaprak (renkli bayraklar ve flâmalar) + 1,182 sayfa metin + 1 yaprak (Simafor Alfabesiyle ilgili renkli görseller) + 3 yaprak yanlış – doğru cetveli = toplamda 1,218 sayfalık çok kapsamlı, alanının temel referans kitabı olan muhteşem bir eserdir bu. Denizcilik tarihi bakımından çok önemli, nadir ve enteresan olan eser, Yüksek İktisat ve Ticaret Mektebi Kütüphanesinden çıkmıştır. Orijinal bez cildinde olan kitap çok iyi kondisyondadır.
15 – İtikad Mezhepleri Üzerine Türkçe bir Yazma: Tercümânü’l-ümem, Doç. Dr. Abdülkadir Karahan. İstanbul Yüksek İslâm Enstitüsü Yayını, 1962. 47 sayfa. Eserin orijinali ve yanı sıra da kapsamlı bir tetkik yazısını içeren risale nadir ve önemlidir. Orijinal karton kapaklarında olup, kondisyonu mükemmeldir.
16 – Hakim Farruhî-i Sistani’nin hayatı, yazan: Yusuf Müctehidi. Yazarından eski yazıyla imzalı ve ithaflı. İst. Ün. Ed. Fak Yay., 1966. Yazarın doktora tezinin basılan ilk kısmıdır. 36 sayfa. İngilizce bir özet de içeren risale orijinal karton kapaklarında olup, kondisyonu mükemmeldir.
17 – Tarihî simalardan: Mevlevi, yazan: Muhittin Celâl Duru, Kader Matbaası, 1952. 240 sayfa (metin içi s – b görseller var). Mevlevilikle ilgili önemli bir kaynak eserin ilk baskısıdır. Künye sayfası eksik olan eserin orijinal karton kapakları yorgunca, içi ise orta hallidir.
18 – Muhammedin Hayatı, yazan: Emile Dermenghem, Çeviren: Reşat Nuri. Maarif Vekâleti Yayını, 1930. 2 + 465 sayfa. Atatürk’ün direktifiyle Reşat Nuri (Güntekin) tarafından çevrilen eser, böylelikle, 20. asrın en önemli İslâmolog, Arabist ve oryantalistlerinden olan Emil Dermenghem’i, Türkiye’de yürütülen Modernizm – Gelenekçilik (İslâmcılık) tartışmalarının tam da göbeğine oturtmuştu. Söz konusu tartışma bugün, kitabın entelektüel İslâmcı çevrelerin önde gelenlerinden olan İnsan Yayınlarıca yeniden basılmasından sonra, bu kez de başka bir mecrada, mütedeyyin kesim arasında devam etmektedir: http://ceviribilim.com/?p=803 . 80 yıl öncesinin fevkalâde zarif ve şık bez cildinde olan eserin kondisyonu mükemmeldir.
19 – Türkiye Cumhuriyeti Devlet Yıllığı 1944 – 1945, Başbakanlık Basın ve Yayın Umum Müdürlüğü yayını, 1945. 374 + ıv sayfa (metin içi çok sayıda görsel var) + müstakil yapraklarda Türk Bayrağı, Atatürk ve İnönü’nün renkli ve taş baskı tabloları + s – b görseller içeren metin dışı yapraklar + renkli, katlı ve taş baskı nefis bir Türkiye haritası. Kuşe kâğıda basılı olan bu salname, Cumhuriyet döneminin en lüks devlet yıllığıdır. Döneminin sırtı kemerli, çok şık ve zarif cildinde olan nadir ve önemli yapıtın kondisyonu da muhteşem ötesidir.
20 – Hırka-i Saadet Dairesi ve Emanat-ı Mukaddese, Tahsin Öz. İsmail Akgün Matbaası, 1953. 48 sayfa (metin içi görseller) + 32 sayfa (kutsal emanetlere ait olan s – b görselleri içen albüm). Kutsal Emanetlerle konusunun en önemli uzmanından tam da üstad işi bir monografi. Alanının bu kapsamdaki ilk çalışmasıdır. Zarif ve orijinal karton kapaklarında, kondisyonu mükemmel.
21 – Constantinople Guide Touristique, yazan ve resimleyen: Ernest Mamboury. John A. Rizzo yayını, Constantinople, 1929. 1 yaprak Atatürk tablosu + 1 yaprak çok katlı panoramik İstanbul fotoğrafı + 20 sayfa reklâmlar + 418 sayfa (metin içi 300 adet illüstrasyon, fotoğraf, plân ve harita) + 2 adet çok katlı harita. Dünya çapında önemli Bizantolog, GS Lisesi öğretmeni, sanat tarihçisi ve yazar Mamboury’nin daha önce İngilizce ve Osmanlı Türkçelerinde (Fransızca ilk edisyon: 1925, Osmanlı Türkçesiyle ilk edisyon: 1924, İngilizce ilk edisyon: 1926) yayınlanan klasikleşmiş ve efsaneleşmiş İstanbul Rehberinin Fransızca edisyonunun genişletilmiş 2. baskısıdır. İçeriği ve görselleri yüzünden İstanbul’un en çok aranan rehberlerinden olan eser, döneminin tamamı çizimli olan reklâmlarıyla da göz doldurmaktadır. Nadir ve çok değerli olan eser, orijinal hard Cover’ında olup, kondisyonu da çok iyidir.
22 – Lozan Konferansı ve İsmet Paşa, yazan: Ali Naci Karacan. Maarif Vekâleti yayını, 1943. xvııı + 488 sayfa metin + metin dışı kuşe kâğıda basılmış çok sayıda görsel içeren sayfalar + 1 adet katlı, renkli, taş baskı Türkiye haritası + birisi renkli olan 2 adet, çok katlı ve büyük tablo (dünya çapında meşhur illüstratör ve karikatüristler Derso ve Kelen’in çizdiği; başta İsmet Paşa olmak üzere, Türk delegasyonundan zevatın ve Lozan’a imza atan dünya liderlerini resmeden artık klasikleşmiş olan 2 resim). Nadir, önemli ve koleksiyonluk olan alanının klasikleşmiş eseri, çok şık şahıs cildinde ve mükemmel kondisyondadır.
23 – İktisat Prensipleri, 3 cilt, tek cilt birlikteliğinde. Müellifi: Yetimzade M. Tevfik Hamdi (Biren). T.C. Nafia Vekâleti Yüksek Mühendis Mektebi Kütüphanesi yayını. İlk Cilt: 1930, 2 + 248 sayfa; 2. Cilt: 1936, 2 + 309 + 11 sayfa; 3. Cilt: 1940, 2 + 189 + 7 sayfa = toplam 780 sayfalık anıtsal bir eserdir. Müzayedeye sunduğumuz 3 ciltlik eser, hem Cumhuriyet döneminin ve hem de İTÜ’nün yeni alfabeyle basılan ilk iktisat kitabı olması bakımından önemlidir. Döneminin özenli şahıs cildinde, kondisyonu mükemmel.
24 – Mansel’e Armağan – Melanges Mansel, 3 cilt, tam takım. TTK yayını, 1974. İlk cilt: xxxıv + 641 sayfa (metin içinde 80’den fazla desen, fotoğraf ve harita var); 2. Cilt: 642 – 970 sayfa (metin içinde 1 tanesi katlı planş şeklinde olan 50’den fazla desen, fotoğraf ve harita içermekte); 3. Cilt: sadece görsellerden oluşan, kuşe kâğıda basılmış, 4 + 368 sayfalık müthiş bir arkeoloji, tarih, sanat tarihi ve medeniyet tarihi albümü. İngilizce, Almanca ve Fransızca olan makaleler, her biri alanında dünya çapında yetkin olan yerli ve yabancı uzmanlarca yazılmıştır. Orijinal karton kapaklarında, kondisyonu mükemmel.
25 – Ankara Guide Touristique, yazan ve resimleyen: Ernest Mamboury. 1933, Atatürk’ün taş baskı resmini içeren yaprak + 1 adet katlı, panoramik Ankara fotoğrafı + 7 yaprak taş baskı görseller + 3 adet katlı halde Ankara plânı + (biri renkli) 5 katlı harita + 314 sayfa (metin içi 200 fotoğraf, çizim, harita, plân ve dönemin çizimli reklâmları). İstanbul sevdalısı efsanevi bizantolog ve Türkiye aşığı Ernest Mamboury’nin elinden çıkmış; şimdiye değin basılmış Ankara rehber kitaplarının hem en zengin içeriklisi, hem en estetiği ve hem de en kalitelisidir. Çok nadir ve kıymetlidir. Orijinal hard cover’ında, kondisyonu muhteşem üstü.
26 – Coğrafi Araştırmalar, yazan: Besim Darkot. İst. Ün. Ed. Fak. Coğrafya Enstitüsü Neşriyatı, 1938. 4 + 95 sayfa. İlki İstanbul Boğazının menşeiyle ilgili olmak üzere, her biri diğerinden enteresan ve önemli 4 adet Türkiye Coğrafyası monografisi tek ciltte toplanmıştır. Döneminin özenli şahıs cildinde, Yüksek İktisat ve Ticaret Mektebi Kütüphanesinden çıkmıştır. Nadirattan olan eser döneminin bezden şahıs cildinde ve çok iyi kondisyondadır.
27 – Ereğli Kömür Havzası Tarihi Üzerine Bir Deneme – 1848 – 1940, yazan: Ahmet Ali Özeken. Yazarından imzalı ve ithaflı, Kenan Matbası, 1944. 64 sayfa. Zonguldak Ereğli’sine ve Türkiye’deki kömür üretimine dair önemli, nadir ve çok ilginç bilgilerle dolu olan eser; döneminin özenli şahıs cildindedir. Yüksek İktisat ve Ticaret Mektebi Kütüphanesinden çıkmış olan kitap, döneminin bezden şahıs cildinde olup, kondisyonu çok iyidir.
28 – Constantinople et Egypte, yazan: Cesar Vimercati. Paris, 1856. 4 + 374 sayfa + künye öncesinde taş baskı ‘Massacre des Janissaires’ temalı bir tablo ve 1 adet de katlı ve taş baskı ‘Mısır, Suriye ve Mukaddes Topraklar’ haritası içermektedir. Kitabın yarısı İstanbul’un 19. Asrın ilk yarısındaki durumuna aittir. Özellikle 2. Mahmut dönemine, onun reformlarına ve Yeniçeri Ocağının kaldırılmasına (Vak’a-ı Hayriye) özel bir bölüm ayrılmıştır. Yukarıda bahsettiğimiz tablo da, 2. Mahmut’un modern ordusunun yeniçerileri nasıl katlettiğini resmetmektedir. Döneminin sırtı işlemeli deriden, bakiyesi ve kapak içleri ise enfes ebrulardan oluşan tahammülfersa güzellikteki zarif cildinde. Çok nadir, kıymetli ve ilginç olan kitabın kondisyonu için söylenebilecek en anlamlı söz: Kolleksiyonerlerin rüyasına girecek kalitede olduğudur.
29 – Le Magasin Pittoresque , Editör: M. Eugene Best, Paris, 1889, 4 + 412 sayfa, çoğu tam sayfa olmak üzere yüzlerce müthiş taş baskı gravür içermektedir. Söz konusu derginin müzayedeye sunduğumuz cildi, 57. Sidir. Coğrafya, tıp, mühendislik, gemicilik, sanat tarihi, savaşlar, astronomi gibi akla gelebilecek hemen her konuya dair meraklı yazılarla dolu olan eser, döneminin sırtı deri, bakiyesi bez, kapak içleri ebrulu cildindedir. Kondisyonu çok iyidir.
30 – Felsefe Tarihi Usulü – Bir Etüd, yazan: Dr. Orhan Sadeddin, İst. Darülfünunu Ed. Fak. Neşriyatı, 1930. 1933 Üniversite Reformunun merkezi aktörlerinden olan dünyaca meşhur akademisyen Ernt Vov Aster’in ilk Türk asistanından, yeni yazıyla yapılan ilk felsefe yayınıdır. 29 sayfa, risalenin kapağı ve künye sayfasında yer alan İstanbul Darülfünunu arması da çok nadirdir. Orijinal karton kapağında, kondisyonu çok iyi.
31 – Terbiye, İsmail Hakkı (Baltacıoğlu), Semih Lütfü Kütüphanesi, 1932. Künye sayfasında, Baltacıoğlu’nun baskı yer almaktadır. 299 + 4 sayfa. Cumhuriyet döneminin ve yeni alfabenin ilk pedagoji ve eğitim kitabıdır. Döneminin özenli şahıs cildinde, kondisyonu mükemmel.
32 – 45. Dönem İstihkâm Yedek Subayları Anı Kitabı, büyük boy, oblong formatta, 80 sayfa, İstihkâm Sınıfının ve İTÜ’nün tarihine dair bilgiler aktaran, başta Atatürk, Bayar ve Menderes olmak üzere, dönemin sivil ve askeri erkânının fotoğraflarını içeren, tamamı fotoğraflar, karikatürler ve hele de döneminin tamamı çizimli reklâmlarıyla dolu olan önemli bir askeri belgedir.
33 – İslâm Tarihinde İlk Sahte Peygamberler, yazan: Bahriye Üçok. Yazarın doktora tezi olan kitap, Üçok’tan Türk Milliyetçiliğinin önemli teorisyeni ve Alpaslan Türkeş’in de dava arkadaşı olan Prof. Dr. Hikmet Tanyu’ya imzalı ve ithaflıdır. ıv + 146 sayfa + 1 adet katlı erken dönem İslâm Coğrafyası haritası. Mars Matbaası, Anakara, 1957. Ank. Ün. İlâhiyat Fakültesi basmayınca, Üçok, Büyük Mutasavvıf Prof Dr. Anne Marie Schimmel’in da arasında olduğu doktora jürisinin kabul ettiği tezini kendisi bastırmak zorunda kalmıştı. Müzayedeye edilecek olan söz konusu eserin bazı sayfalarının, Prof. Tanyu’nun yazdığı not ve eleştirilerle dolu olması, kitabın değerini büsbütün arttırmaktadır. Orijinal karton kapaklarındaki bu çok nadir ve önemli eserin kondisyonu mükemmeldir.
34 – Sünbül Efendi ve Merkez Efendi’nin Resimli Hayatı ve Hüviyetleri, yazan: M. Asım Çalıkoğlu, 2. Tab’ını yapan: Nurullah Kılıç. İsmail Akgün Matbaası, 1961. 54 sayfa (metin içinde çok sayıda s – b görseller) + 4 yaprak (taş baskı kıvamında renkli tablo). Osmanlı manevi ikliminin ve İslâm tasavvufunun çok önemli iki simasına dair nadir ve enteresan bir monografidir. Orijinal karton kapaklarında, kondisyonu mükemmel.
35 – Partizanlar Kitabı, Genelkurmay Basımevi, Ankara, 1963. 4 + 57 sayfa (metin içi harita, plân ve şemalar). Kitabın başında, dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Ali Keskiner’in ‘Başemir’i yer almaktadır. ‘Rus – Partizanlar İçin El Kitabı’ndan yapılmış bir özetin de yer aldığı eser, tipik bir ‘Özel harp Dairesi’, ya da ‘Kontr-Gerilla’ kitabı. Darbelerin yargılanmasının yoğun bir biçimde tartışıldığı günümüzde, bu kitap mutlaka incelenmesi gereken bir belge olarak öne çıkmaktadır. Çok nadir ve çok önemli olan eser orijinal karton kapağında olup, kondisyonu çok iyidir.
36 - Takviyeli Taburun Tabiyesi, yazan: Yarbay Kühl Wein, çeviren: Korgeneral S. Oyon. Genelkurmay Başkanlığı yayını, Ankara, 1940, 6 + 213 sayfa + büyük kısmı metin dışında ve katlı olmak üzere 50 kadar büyük boy askeri harita. TSK’nin eğitimi için Alman Genelkurmayından çevirisi yapılan son Germen askeri kitaplarındandır. Çok değil 1-2 yıl sonra, bunların yerini, ABD ordusuna ait kitaplar ve müfredatlar alacaktır. . Döneminin sırtı ve köşebentleri takviyeli, askeriye işi ve taş gibi sağlam cildinde olan bu nadir ve değerli eserin kondisyonu çok iyidir.
Bu cumartesi, yukarıda belirtilen saatlerde bizlerle beraber olan kitap dostlarının, her hafta olduğu gibi bu hafta da, gerçekten de unutulmaz bir kültür şölenine muhatap olacaklarına ve etkinliğin nihayetinde de, ‘iyi ki buraya gelmişim!’ diyeceklerine garanti veriyoruz efendim. Bu derece de kendimizden, yaptığımız işten ve gerçekleştirdiğimiz kültürel ve sosyal etkinlikten eminiz anlayacağınız.
Evet, öyle umarız ki daha önemli bir işiniz çıkmayacak ve bu Cumartesi birlikte olabileceğiz. Ne dersiniz, sizce de denemeye değer bir teklif değil mi bu yaptığımız?
Görüşmek ümidiyle efendim….
Görüşmek ümidiyle efendim….
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder