1 - İllüstrasyonlu, resimli eserleri, grafik romanı, çizgiromanı sevene müjdem var!
Grafik sanatlar, resim ve çizgi romanın yanı sıra, edebiyatın gerilim, korku ve fantastik kurmaca alanlarına da meraklıysanız, size iyi, hatta, iyinin de ötesinde, harikulâde bir haberim var.
Grafik sanatlar, resim ve çizgi romanın yanı sıra, edebiyatın gerilim, korku ve fantastik kurmaca alanlarına da meraklıysanız, size iyi, hatta, iyinin de ötesinde, harikulâde bir haberim var.
Kısa bir süre önce Türkiye çizgi roman piyasasına giren ve
bağımsız, öncü, avangard, undergroud, ‘butik’ kavramlarının içini hakkıyla
doldurmak için adeta yeminliymişçesine yayıncılık yapan Flaneur Comics şimdi de
Thomas Ott’un üç kitabını birden meraklısıyla buluşturdu.
2 - Flaneur Comics de neymiş diye soran için
Bunlara değinmeden önce, Flaneur Comics’in, yukarıda kimi
baskın karakterlerine değindiğim yayın çizgisiyle, bunun şekillendirdiği yayın
skalası hakkındaki görselli, informatif ve de neşeli bazı intreslerini
paylaşıyorum:
Paylaştığım linkler, Flaneur Comics hakkında bilgisi olmayan
okurun, konuya dair azımsanmayacak bilgi ve kanaat sahibi olmasını sağlayacaktır.
3 - Güçlü yayıncılar, Flaneur Comics gibi idealist olmadığından, risk al(a)mıyor
Neredeyse tamamen tercüme temelli bir sektör olan Türkiye çizgi roman endüstrisi; süper kahramanlar (ABD), Frankofon (Fransız ve Belçika), manga (Japon) ve fumetti (İtalyan) janrlarından yaptığı tercümelerde çok ‘sağlamcı’ davranmakta, bunu da, küresel anlamda satış başarısı elde etmiş çizgi romanları yayın skalalarına ekleyerek gerçekleştirmektedirler. Nispeten köklü ve finansal olarak da görece iyi durumdaki çizgi roman yayıncılarının, Türkiye Toplumsal Formasyonundaki çizgi roman meraklılarıyla kurduğu ilişki işte böyle bir şeydir.
Neredeyse tamamen tercüme temelli bir sektör olan Türkiye çizgi roman endüstrisi; süper kahramanlar (ABD), Frankofon (Fransız ve Belçika), manga (Japon) ve fumetti (İtalyan) janrlarından yaptığı tercümelerde çok ‘sağlamcı’ davranmakta, bunu da, küresel anlamda satış başarısı elde etmiş çizgi romanları yayın skalalarına ekleyerek gerçekleştirmektedirler. Nispeten köklü ve finansal olarak da görece iyi durumdaki çizgi roman yayıncılarının, Türkiye Toplumsal Formasyonundaki çizgi roman meraklılarıyla kurduğu ilişki işte böyle bir şeydir.
Küçücük çizgi roman pazarımızın tirajdan başka bir şeyi gözetmeyen bahse konu ‘büyük’ aktörlerinin eleştiriye konu ettiğim tercihi, sektörün, yukarıda bahsettiğim dünyanın en önemli ve trend koyucu mahiyetteki çizgi roman havzalarının ana akım zihniyetlerine teslim olmasına; yanı sıra da, yerli üretimin önünü kesen zihni bariyerlerin ortaya çıkmasının teşvik edilmesine yol açmaktadır.
Flaneur Comics, son 20 yılda çizgi roman yayıncılığına girmiş olan (bunların bazıları kapanmış, ya da çizgi roman alanını terk etmişlerdir) Remzi, İnkılâp, İthaki, Oğlak, Lâl, Altın Kitaplar, Milliyet, Yapı Kredi, NTV, Arka Bahçe, Gerekli Şeyler, Çizgi Düşler, Büyülü Çizgi Roman, Marmara Çizgi, Hoz, 1001 Kitap, Akılçelen, Doğan Kitap, Aksoy, Karacan, Rodeo, Parantez gibi yayınevlerinin aksine olarak; Türkiye’deki hakim piyasa ilişkilerinin nabzına göre şerbet vermemekte, ‘ortalama çizgi roman okuru’nun beğenilerine teslim olmamaktadır. Bir diğer deyişle Flaneur Comics, hakim küresel rüzgârlara tabî olan bir yayın politikası izlememektedir.
4 - Ana akım dışı, küçük sermayeli bağımsız çizgi roman yayıncılarının varlığı çok önemli
Burada bir parantez açarak, yukarıda zikrettiğim bütün yayın evlerinin aynı çuvala sokulamayacağını, aynı başlık altında değerlendirilemeyeceğini belirtmek durumundayım. Yukarıda vurgu yapılan yayıncıların bazıları, özellikle de Arka Bahçe, Gerekli Şeyler, Çizgi Düşler, Marmara Çizgi, Gerekli Şeyler ve Büyülü Çizgi Roman müesseseleri; her ne kadar sektörün satış şansı yüksek olan uluslar arası markalarını basmayı esas almalarıyla yukarıdaki eleştiriye muhatap olmayı hak etmiş olsalar da; bunların kurucu felsefeleri ve verili performansları, onlara açılmış olan bu parantezi zaruri ve meşru kılmaktadır.
Burada bir parantez açarak, yukarıda zikrettiğim bütün yayın evlerinin aynı çuvala sokulamayacağını, aynı başlık altında değerlendirilemeyeceğini belirtmek durumundayım. Yukarıda vurgu yapılan yayıncıların bazıları, özellikle de Arka Bahçe, Gerekli Şeyler, Çizgi Düşler, Marmara Çizgi, Gerekli Şeyler ve Büyülü Çizgi Roman müesseseleri; her ne kadar sektörün satış şansı yüksek olan uluslar arası markalarını basmayı esas almalarıyla yukarıdaki eleştiriye muhatap olmayı hak etmiş olsalar da; bunların kurucu felsefeleri ve verili performansları, onlara açılmış olan bu parantezi zaruri ve meşru kılmaktadır.
Bağımsız çizgi roman yayıncısı diye vasıflandırabileceğimiz
finansal güçleri mütevazi, ancak, çizgi romana adadıkları ruhları ve benlikleri
koskocaman olan bu yayıncılara, çizgi roman işini salt kâr amacıyla yapan
yüksek finans gücüne sahip diğer yayıncılardan farklı olarak, işlerine
gerçekten gönül veren, adeta bastıkları eserlerle nefes alan iflah olmaz bu
çizgi roman fanatiklerine kuvvetlice vurgu yapmanın, olabildiğince nesnel
ölçütler içerisinde analiz yapabilmeyi gözeten bir çizgi roman analizinin hem ‘sine
qua non’u, ve hem, kendisi de bir çizgi roman tutkunu olan bu satırların
yazarının mezkûr yayıncılara olan vefa borcunun vazgeçilemez bir gereği
olduğuna inanıyorum.
5 - Flaneur Comics'i, diğer bağımsız çizgi roman yayıncılarından farklı kılan bir şey var
Flanuer Comics, yukarıda şükranla yad ettiğim bağımsız çizgi romancılar dairesinin hem bir bileşeni, hem de, aşağıda altını çizeceğim hususlar yüzünden, onlarla paylaştığı popüler kültür uzayının farklı koordinatlarında pozisyon almış, ‘ayrıksı’ (butik) bir komponentidir.
Flanuer Comics, yukarıda şükranla yad ettiğim bağımsız çizgi romancılar dairesinin hem bir bileşeni, hem de, aşağıda altını çizeceğim hususlar yüzünden, onlarla paylaştığı popüler kültür uzayının farklı koordinatlarında pozisyon almış, ‘ayrıksı’ (butik) bir komponentidir.
Flaneur Comics’i diğer bağımsız yayıncılardan ayıran nedenleri,
onun, ABD ve Avrupa’nın bağımsız, felsefi, muhalif ve de ‘yer altı’ndan konuşan
senarist ve grafik sanatçılarının sıra dışı eserlerinden oluşan bir yayın
entervalini inşa etmeye soyunmasında aramak icap eder. Flaneur Comics’in
kurucusu ve sahibi olan Servet İnandı’nın görüşleri, aslında, bahse konu
yayınevini güdüleyen mantalite ve ruh halini bütün açıklığıyla koymaktadır
ortaya.
6 - Flaneur Comics'in arkasındaki Don Kişot: Servet İnandı
Çizgi Düşler'in sahibi ve kurucusu İlker Özer, ve, Marmara Çizgi'nin sahibi ve kurucusu Erdem Aydoğan gibi;
adanmışlık, Don Kişotluk, şövalyelik nitelemelerinin nispet ve imâ ettiği fedakâr (diğerkâm), onurlu, hümanist ve erdemli duruş sahibi bir müteşebbis olarak çizgi roman yayıncılığı yapan; amatör meslek aşkıyla kişisel hobisini dengeli bir şekilde meczetmesini bilen insanlardandır Servet İnandı.
Ne demeye çalıştığımın, Servet İnandı'ya niçin idealist bir kimliği ve çağdaş bir Don Kişot'luğu yakıştırdığımın anlaşılması için, ona dair bazı hususların bilinmesi gereklidir. Bahse konu çizgi roman sevdalısı yayıncıya dair olan önemli bilgileri, ana başlıklarıyla da olsa, temellük etmek isteyenlere, tabir-i amiyane ile, adeta ‘ilaç gibi gelecek’ olan malûmatı
barındırması bakımından ‘ağyarını mani, efradını camî’ deyişini doğrulayan 2
enteresan linki paylaşıyorum:
Çizgi Düşler'in sahibi ve kurucusu İlker Özer, ve, Marmara Çizgi'nin sahibi ve kurucusu Erdem Aydoğan gibi;
adanmışlık, Don Kişotluk, şövalyelik nitelemelerinin nispet ve imâ ettiği fedakâr (diğerkâm), onurlu, hümanist ve erdemli duruş sahibi bir müteşebbis olarak çizgi roman yayıncılığı yapan; amatör meslek aşkıyla kişisel hobisini dengeli bir şekilde meczetmesini bilen insanlardandır Servet İnandı.
Flaneu Comics'in kurucusu ve sahibi Servet İnandı |
Evet, Flaneur Comics ve onun gerisindeki kurmaylık işte
böyle bir şeydir.
7 - Kimdir Allah aşkına bu Thomas Ott?
Gelelim bu yazının yazılma nedeni olan Thomas Ott’a ve ‘dilimize kazandırılan’ eserlerine. Dilimize kazandırılmayı tırnak içinde verişim, Ott’un Flaneur Comics tarafından yayınlanan her üç kitabının da sadece desenlerden oluşuyor olması. Anlayacağınız, Thomas Ott’un bahse konu kitaplarını, onlar dilimize ‘çevrilmemiş’ olsalardı bile, yabancı dil bilmeyen çizgi roman meraklıları da rahatlıkla ‘okuyabilirler’di.
Bahsettiğim bu üç eserin yaratıcısına, Thomas Ott'a dair bazı önemli bilgileri paylaşmaya geldi sıra şimdi de.
Çok yönlü, adeta 10 parmağında 10 marifet olan bir sanatçıdır Thomas Ott. |
Çok sayıda alanda sıra dışı kalitede ve nitelikte eserler vermeyi
başarmış böylesine ‘multipotential’ bir sanatçının, bana göre, eleştirilecek en
önemli yanıysa, onun, bir ‘yer altı sanatçısı’ olmasının zorunlu bir sonucu
olarak, edindiği bazı zararlı alışkanlıklar yüzünden, kendisine (ve belki de
yaratma potansiyeline) sistematik olarak zarar vermesidir.
Değiştirmeye muktedir olduklarımızı değiştirecek kudret,
değiştirmeye ehil olmadıklarımızı ise kabullenecek basiret sahibi olmak‘
şeklindeki arifane ilke gereği, müdahil olamayacağımız bu olumsuzluğu ‘bu kadarcık
kusur kadı kızında da bulunur!’ diyerek sineye çektikten sonra, Thomas Ott’un ülkemizde
basılan eserlerinin ayırt edici bir grafik vasfına işaret ederek devam edelim.
8 - Bakana, izleyene büyük zevk; yapan sanatçıya ise büyük ezâ veren grafik stil: ‘scratch art'
Thomas Ott’un her üç eseri de değişik bir grafik teknikle, ‘scratch art’ denen, siyah zeminlerin (bistüri vb) özel aparatlarla kazınması yoluyla yapılmış desenlerden oluşmaktadır. Bahse konu grafik tarzın küresel ölçekteki en önemli icracılarından olan Thomas Ott’un eserleri, az sayıda sanatçı tarafından tercih edilen bu çok zahmetli stilin en seçkin örnekleri arasında kendilerine yer bulmayı başarmıştır.
Thomas Ott’un her üç eseri de değişik bir grafik teknikle, ‘scratch art’ denen, siyah zeminlerin (bistüri vb) özel aparatlarla kazınması yoluyla yapılmış desenlerden oluşmaktadır. Bahse konu grafik tarzın küresel ölçekteki en önemli icracılarından olan Thomas Ott’un eserleri, az sayıda sanatçı tarafından tercih edilen bu çok zahmetli stilin en seçkin örnekleri arasında kendilerine yer bulmayı başarmıştır.
9 - Flaneur Comics'in Thomas Ott baskılarının teknik karnesi
Bu bahsi, Flaneur Comics’in kitaplarını çok özenli bir anlayışla ve sınırlı sayıda piyasaya verdiği ayrıntısını paylaşarak açmak anlamlı ve yerinde olacaktır. Orijinalleriyle bire bir aynı formatta yayınlandığını söyleyebileceğimiz her üç kitap da, lüks kâğıda, özel mürekkep kullanılarak basılmış ve çok özenli ciltler içerisinde muhafaza edilerek almış kitapçı raflarındaki yerlerini.
Bu bahsi, Flaneur Comics’in kitaplarını çok özenli bir anlayışla ve sınırlı sayıda piyasaya verdiği ayrıntısını paylaşarak açmak anlamlı ve yerinde olacaktır. Orijinalleriyle bire bir aynı formatta yayınlandığını söyleyebileceğimiz her üç kitap da, lüks kâğıda, özel mürekkep kullanılarak basılmış ve çok özenli ciltler içerisinde muhafaza edilerek almış kitapçı raflarındaki yerlerini.
Ah bir de, ciltleri yapan usta, kitapların sırt dikişlerinden
gelen örgü ayraçları ihmal etmeymiş ne güzel olacakmış!
Bahse konu hususun çok da hayati bir eksik olmadığını teslim
edip, bu da ‘nazar boncuğu’ olsun dedikten sonra, kitapların formel ve tematik
kimi niteliklerinin tartışma alanına davet ettiği bazı ‘fırsat pencereleri’yle,
ortaya çıkmasına neden olduğu ‘problem alanları’na işaret etmeye geldi sıra.
Kitapların sınırlı sayıda basıldığından bahsetmiştim. Her
üçü de 666’lık bir tiraja sahip olan kitapların ön kapaklarının içine, o
nüshanın, bahse konu 666 eserin kaçıncısı olduğunu belgeleyen sıra numarasını
havi bir sertifika yapıştırılmış.
Kitaplar tükendiğinde (666 gibi mütevazi bir adetin çok kısa
zamanda bitmesi şaşırtıcı olmayacaktır), yeni baskısının yapılmayacak oluşu,
onların çok yakın bir zamanda koleksiyonerlerin gözdesi olacağına ve kitap
müzayedelerinde, şu andaki fiyatlarının çok üstünde rakamlarla el
değiştireceğine işaret etmekte.
Şimdi, sıra, kitabın ifade, imâ ve vaat ettiği mesajlar/anlamlar küresinin
en kritik ve en muhataralı yanına dair fikir istimal etmeye geldi işte. Onlara
karşı geliştirdiğim argümanların, yeterince ikna edici bulunacağını umarak
devam ediyorum.
10 - Her üç eserin de aynı olan baskı adedi hakkındaki olası bir 'aşırı yorum'a dair kont-yorumum
Ne her üç kitabın baskı adedinin, Batı Kültürü’nde ‘Şeytanın Sayısı’ olarak kabul edilen ‘666’ olması; ne eserlerin siyah zeminlere basılıp, siyah ciltler içinde satışa arz edilmesi; ne öykülerin çoğunlukla karamsarlık, klostrofobi, nedensiz kötülük, yüksek dozlu şiddet, derin kaygı, extrem belirsizlik, amansız korku, köklü çaresizlik ve ölüm temalarına yaslanması; ve, en önemlisi, ne de, kitapların içerdiği kısa tanıcı metinlerle, yayınevinin dağıttığı basın bültenlerinde, yazara ve eserlerine dair olarak dillendirilen kimi ifadelerin ‘aşırı yorum’u, bahse konu kitapların bazen hedenonizm ilmühaberi, zaman zaman da nihilizm manifestosu olarak ‘okunması’na neden olmamalıdır.
Ne her üç kitabın baskı adedinin, Batı Kültürü’nde ‘Şeytanın Sayısı’ olarak kabul edilen ‘666’ olması; ne eserlerin siyah zeminlere basılıp, siyah ciltler içinde satışa arz edilmesi; ne öykülerin çoğunlukla karamsarlık, klostrofobi, nedensiz kötülük, yüksek dozlu şiddet, derin kaygı, extrem belirsizlik, amansız korku, köklü çaresizlik ve ölüm temalarına yaslanması; ve, en önemlisi, ne de, kitapların içerdiği kısa tanıcı metinlerle, yayınevinin dağıttığı basın bültenlerinde, yazara ve eserlerine dair olarak dillendirilen kimi ifadelerin ‘aşırı yorum’u, bahse konu kitapların bazen hedenonizm ilmühaberi, zaman zaman da nihilizm manifestosu olarak ‘okunması’na neden olmamalıdır.
Hedenonizm ve nihilizm yaftalarına olan karşı çıkışımdan
daha da şiddetli olan bir itirazı , bahsedilen ‘aşırı yorum’lamaların en uç ifadesi
olan, ‘satanist’ etiketinin oluşturduğu olumsuzluğu izale etmek için inşa
etmeye çalışacağım.
Thomas Ott’un ‘dilimize kazandırılan’ eserlerinin ‘Satanist
alt metinler’ içerdiği şeklinde olan ‘aşırı yorum’un; kendi varoluşunu ve bekasını
garantiye alma sorunsalını, varlık alanındaki diğer bazı unsurları demonize edecek denli ötekileştirme üzerine bina etmeye teşne bir ideolojik ve teolojik
bagaja sahip olan kişi ve çevrelerce kullanılan bir retorik, teori ve pratik olduğunu
teslim etmek şarttır bana kalırsa.
Grafik sanatların 'yeraltı derviş'i, gelmiş geçmiş en önemli underground sanatçılardan Robert Crumb |
Dolayısıyla da, yukarıdaki yazarlardan zevk alanların,
Thomas Ott’un eserlerinden de çok büyük keyif alacağından adım gibi eminim.
11 - 'Gotik Alman Ekspresyonizmi'nin, ve, bu akımın temsilcisi Lynd Ward'un olası etkisi
Dürüst olmak gerekirse, bu kısmın başlığındaki 'Gotik Alman Ekspresyonizmi, ya da, bununla birlikte aklıma gelen, ve fakat başlığa taşımadığım bir diğer tamlama olan 'Gotik Germen Neo-ekspresyonizmi'ni, şimdiye değin incelediğim, okuduğum sanat kitaplarından; izlediğim seminerler ve tv programlarından, ve katıldığım sayısız sohbet ve muhabbetlerden mi ödünç aldım; yoksa, ben mi uydurdum; emin değilim.
Öte yandan, 'bildimcik makinası Big Google Birader'e sorduğumda/sorgulattığımda, onları içeren bir metne de rastlayamadım. Sanat tarihi uzmanlarınca teklif edilmiş ve kabul görmüş ilmi terimler değil de, ilk defa burada dillendirdirilmiş kavram setleri olsalar dahi, bu durum, onların, Thomas Ott'un, ve, onu etkilediğini düşündüğüm Lynd Ward'un sanatını tasvire, tavsife ve izaha ehil, mümeyyiz ve mümessil olduğuna dair taşıdığım verili ve çok kuvvetli sezgi ve hissiyatı zerrece örselemeyecektir.
Bu durumda, onlar da; gerek latife bağlamında, ve, gerekse de ciddi anlamda olmak kaydıyla, insanlığın entellektüel muhassılasına katkı yapabilmek düşüncesi, kaygısı ve iradesiyle; ve, Türkçe, İngilizce ve Latince başta olmak üzere, çeşitli dillerde, ürettiğim/uydurduğum/teklif ettiğim felsefi ve/ ilmi ıstılahlar/terimler/terminler cümlesine eklenmiş olurlar. 'Argumentum ad gastroenterum', 'yükseltgemecilik' (bunun yabancı dillerdeki imlâsının Türkçe yazılışı için) 'oksidatiyonizm' ile 'oksidasiyonizm' ve nihayet 'dinokatür' kavramsallaştırmaları, yakın zamanlarda gerçekleştirdiğim bu merkezdeki faaliyetime dair olan örneklerdendir. Bahse konu kavramsallaştırmalarım hakkında okuma yapmak isteyen için:
http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2013/10/argmentum-ad-gastroenterum.html
http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2014/09/dinozorlar-bu-olumcul-hatay-yapmasa.html
http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2014/09/indirgemecilikin-sonu-yukseltgemecilik.html#more
Ezcümle; 'Gotik Germen Ekspresyonizmi', ya da, 'Gotik Germen Neo-ekspresyonizmi' kavramsallaştırmalarına katılırsınız, katılmazsınız, bu bahsi diğerdir. Ama, her durumda, Thomas Ott ve Lynd Ward'ın işlerini, çalışmalarını, eserlerini yan yana koyduğunuzda; bunları, en azından aynı fasilede, aynı familyada, ortak başlık altında değerlendirmeniz, ve; onlar arasında kâh aleni ve kâh gizli doku uyuşmaları, kimyasal örtüşmeler, genetik akrabalıklar yakalamanız işten bile değildir.
Konuya dair ileri okumalar için:
http://en.wikipedia.org/wiki/Expressionism
http://en.wikipedia.org/wiki/Neo-expressionism
http://en.wikipedia.org/wiki/Lynd_Ward
http://www.bpib.com/lyndward.htm
http://blog.kavrakoglu.com/cagdas-sanata-varis-35-ekspresyonizm-1/
http://tr.wikipedia.org/wiki/Neo-Ekspresyonizm
11 - 'Gotik Alman Ekspresyonizmi'nin, ve, bu akımın temsilcisi Lynd Ward'un olası etkisi
Lynd Ward'ın bir oto-portresi |
Öte yandan, 'bildimcik makinası Big Google Birader'e sorduğumda/sorgulattığımda, onları içeren bir metne de rastlayamadım. Sanat tarihi uzmanlarınca teklif edilmiş ve kabul görmüş ilmi terimler değil de, ilk defa burada dillendirdirilmiş kavram setleri olsalar dahi, bu durum, onların, Thomas Ott'un, ve, onu etkilediğini düşündüğüm Lynd Ward'un sanatını tasvire, tavsife ve izaha ehil, mümeyyiz ve mümessil olduğuna dair taşıdığım verili ve çok kuvvetli sezgi ve hissiyatı zerrece örselemeyecektir.
Bu durumda, onlar da; gerek latife bağlamında, ve, gerekse de ciddi anlamda olmak kaydıyla, insanlığın entellektüel muhassılasına katkı yapabilmek düşüncesi, kaygısı ve iradesiyle; ve, Türkçe, İngilizce ve Latince başta olmak üzere, çeşitli dillerde, ürettiğim/uydurduğum/teklif ettiğim felsefi ve/ ilmi ıstılahlar/terimler/terminler cümlesine eklenmiş olurlar. 'Argumentum ad gastroenterum', 'yükseltgemecilik' (bunun yabancı dillerdeki imlâsının Türkçe yazılışı için) 'oksidatiyonizm' ile 'oksidasiyonizm' ve nihayet 'dinokatür' kavramsallaştırmaları, yakın zamanlarda gerçekleştirdiğim bu merkezdeki faaliyetime dair olan örneklerdendir. Bahse konu kavramsallaştırmalarım hakkında okuma yapmak isteyen için:
http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2013/10/argmentum-ad-gastroenterum.html
http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2014/09/dinozorlar-bu-olumcul-hatay-yapmasa.html
http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2014/09/indirgemecilikin-sonu-yukseltgemecilik.html#more
Lynd Ward'un en önemli eserlerinden 'Gods' Man a Novel in Woodcuts'tan bir panel |
Konuya dair ileri okumalar için:
http://en.wikipedia.org/wiki/Expressionism
http://en.wikipedia.org/wiki/Neo-expressionism
http://en.wikipedia.org/wiki/Lynd_Ward
http://www.bpib.com/lyndward.htm
http://blog.kavrakoglu.com/cagdas-sanata-varis-35-ekspresyonizm-1/
http://tr.wikipedia.org/wiki/Neo-Ekspresyonizm
Yazımı, Flaneur Comics’e ve sahibi Servet İnandı’ya,
yaptıkları bu gerçekten sıra dışı ve öncü yayıncılık yüzünden teşekkür ederek, ve
de, bir çizgi roman tutkunu olarak, yer altı edebiyatının diğer önemli uç
beylerinin, meselâ Robert Dennis Crumb’la William Erwin Eisner’ın külliyatını
da bir an önce yayın skalalarına katmalarını dileyerek tamamlıyorum.
Flaneur Comics’in yayınladığı Thomas Ott eserleri için:
Thomas Ott’un resmi internet sitesi:
…ve de, sanatçının fanlarınca hazırlanan facebook sayfası:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder