
5 Mart 2016'da ilk defa paylaştığım aşağıdaki metni, güncelliğine binaen, aldım blogumun ön safına.
'Tarihten hiçbir şey öğrenilemeyeceğini gene tarihten öğreniriz.' demiş George Bernard Shaw. Valla der, zîrâ onun hakkında konuşmadığı, fikir beyan etmediği konu yoktur dense yeridir. İlerleyen satırlarda detaylandıracağım bir tespitimi söyleyerek ilerliyorum: bu argüman düpedüz bir paradokstur. Bu tespitimi gerekçelendirmeden önce, Shaw hakkında bazı önemli hususları, ana hatlarıyla da olsa, paylaşmakta fayda görmekteyim.
Entelektüel kapasitesiyle, insanlıkla paylaştığı müktesebatıyla 19. ve 20. asırlara damga vuran, 21. yüzyılın ilk çeyreğinin tamamlandığı şu aktüel uğrakta da türümüz homo sapiens - sapiens'e ışık tutmaya devam eden bu önemli kültür ve fikir adamı 26 Temmuz 1856'da Dublin, İrlanda'da doğdu, 95 yaşını yaşadığı 2 Kasım 1950'de de İngiltere'de öldü.
Ölüm biçimi oldukça kayda değerdir: sağlığına çok dikkat eden, katı bir vejetaryen olan ve hayatı boyunca sigara ve alkolden uzak duran yazar, (lütfen dikkat muhterem kârim: 95 yaşındaki birinden bahsetmekteyim) ölümünden sadece birkaç gün önce, bahçesindeki bir ağacı budarken merdivenden düşmesi sonucu oluşan yaralarının iyileşmemesi yüzünden ölmüştü.
Büyük kısmı halâ sevilerek izlenen ve çok önemli gişe başarıları elde etmeye devam eden altmıştan fazla oyun yazdığı için, daha çok oyun yazarı olarak tanınır Shaw. Ancak onun müktesebatını salt bir tiyatro texti yazıcısı olmakla sınırlamak doğrusu bu velût yazara büyük haksızlık olur. O sanat eleştirmeni; hicivci; başarılı politik eleştirilerin müellifi; eğitim, kadın - erkek ilişkileri, sosyo - ekonomik ve sosyo - politik çelişkiler, insanlığın geleceği, tarih gibi konular ve disiplinler başta olmak üzere, hemen her alanda kalem oynatan çok kuvvetli bir denemeci, dillere pelesenk olmuş çok sayıda özlü sözü söylemesini bilmiş bir aforizma (maxim) yaratıcısıydı.
1925'te Nobel Edebiyat Ödülü'nü, 1938'de ise Pygmalion isimli eseriyle Oscar ödülünü kazanmayı başaran yazar, bu iki prestijli ödülü de alabilen ilk kişi olmuştur.
Bir minik parantez açacağım:
Küresel ısınma ve diğer ekolojik problemleri ele alan An Inconvenient Truth (Uygunsuz Gerçek) belgeseliyle 2007'de En İyi Belgesel Oscarı'nı, ekolojik temelli farkındalık yaratma çabaları yüzünden de 2007'de Nobel Barış Ödülü'nü kazanan Al Gore, söz konusu iki ödülü birden elde eden bir diğer kanaat önderidir.
Shaw'a dair yapılmış bir entelektüel çalışmanın, kadınlarla erkeklerin eşitliğini ve sosyal demokrasi diyebileceğimiz bir tür sosyalist zihniyeti hayatı boyunca kuvvetle savunduğunu içermemesinin, onun müktesebatının bu çok önemli iki komponentini dıştalaması yüzünden, noksanlı ve kusurlu addedilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Bu denemeyi, paradokslara olan tutkulu merakım yüzünden, Shaw'un metnin girişine aldığım 'Tarihten hiçbir şey öğrenilemeyeceğini gene tarihten öğreniriz.' şeklindeki aforizmasına dair (esasen bu metni yazmama yol açan konu olan) bir mantıksal analizle tamamlayacağım.
Bahse konu ifade, kelimenin hakiki manasıyla bir paradokstur. İfadenin ilk kısmı, yani 'tarihten hiçbir şey öğrenilemeyeceği' doğruysa özdeyişin ikinci kısmı olan 'tarihten hiçbir şey öğrenilemeyeceğinin tarihten öğrenileceği' argümantasyonu yanlıştır.
Şayet 'tarihten, ondan hiçbir şey öğrenilemeyeceğini öğrenmişsek', bir diğer deyişle, aforizmanın 2. kısmı doğruysa, bu durumda da onun 'tarihten hiçbir şey öğrenilemeyeceği'ni dillendiren 1. kısmı yanlıştır.
Anlayacağınız, bu lâfın ilk kısmı doğruysa 2. kısmı yanlıştır, 2. kısmı doğruysa bu seferde ilk kısmı yanlıştır. Ki, bu da onun apaçık bir paradoks olduğuna referans verir (i). Bernard Shaw'a nispet edilen bu argüman maukabil argümanım şudur: 'tarihten öğrenebileceğimiz birçok şeyden biri de tarihten öğrenebileceğimiz tek şeyin tarihten bir şey öğrenemeyeceğimiz olduğu iddiasını dillendirenlere, onlar ne denli prestijli özneler olsa da, kulak asmamamız gerektiğidir.'
Shaw'un bu lâfının bir paradoks olması, onun insanlığın tarihsel yolculuğuna dair bizi düşünmeye sevk ettiği gerçeğini kaldırmaz ortadan. Bu yüzden de bu argümantasyon, en az, George Bernard Shaw'un paradoks olmayan diğer özdeyişleri kadar değerlidir; en azından bu satırların yazarının da arasında olduğu bazılarımızı, düşünmeye ve akabinde de, ceffelkalem de olsa, bu satırları yazmaya motive etmiştir.
Gökhan Cengizhan'ın Facebook hesabında yaptığı paylaşım bu blog'un ebesi ve muharrik etkeni oldu. Bu bakımdan kendisine bir şükran borcum var ve bu vesileyle de onu eda etmiş olayım (ii), (iii), (iv).
Bu denemeyi, paradokslara olan tutkulu merakım yüzünden, Shaw'un metnin girişine aldığım 'Tarihten hiçbir şey öğrenilemeyeceğini gene tarihten öğreniriz.' şeklindeki aforizmasına dair (esasen bu metni yazmama yol açan konu olan) bir mantıksal analizle tamamlayacağım.
Bahse konu ifade, kelimenin hakiki manasıyla bir paradokstur. İfadenin ilk kısmı, yani 'tarihten hiçbir şey öğrenilemeyeceği' doğruysa özdeyişin ikinci kısmı olan 'tarihten hiçbir şey öğrenilemeyeceğinin tarihten öğrenileceği' argümantasyonu yanlıştır.
Şayet 'tarihten, ondan hiçbir şey öğrenilemeyeceğini öğrenmişsek', bir diğer deyişle, aforizmanın 2. kısmı doğruysa, bu durumda da onun 'tarihten hiçbir şey öğrenilemeyeceği'ni dillendiren 1. kısmı yanlıştır.
Anlayacağınız, bu lâfın ilk kısmı doğruysa 2. kısmı yanlıştır, 2. kısmı doğruysa bu seferde ilk kısmı yanlıştır. Ki, bu da onun apaçık bir paradoks olduğuna referans verir (i). Bernard Shaw'a nispet edilen bu argüman maukabil argümanım şudur: 'tarihten öğrenebileceğimiz birçok şeyden biri de tarihten öğrenebileceğimiz tek şeyin tarihten bir şey öğrenemeyeceğimiz olduğu iddiasını dillendirenlere, onlar ne denli prestijli özneler olsa da, kulak asmamamız gerektiğidir.'
Shaw'un bu lâfının bir paradoks olması, onun insanlığın tarihsel yolculuğuna dair bizi düşünmeye sevk ettiği gerçeğini kaldırmaz ortadan. Bu yüzden de bu argümantasyon, en az, George Bernard Shaw'un paradoks olmayan diğer özdeyişleri kadar değerlidir; en azından bu satırların yazarının da arasında olduğu bazılarımızı, düşünmeye ve akabinde de, ceffelkalem de olsa, bu satırları yazmaya motive etmiştir.
Gökhan Cengizhan'ın Facebook hesabında yaptığı paylaşım bu blog'un ebesi ve muharrik etkeni oldu. Bu bakımdan kendisine bir şükran borcum var ve bu vesileyle de onu eda etmiş olayım (ii), (iii), (iv).
dipnotlar:
(i): Sözel, görsel ve matematiksel paradokslarla ilgilenenlerin göz atmasında fayda olan bloglar:
***http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2011/09/escherin-resim-sergisi-tablosuna.html
***http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2011/09/m-c-esher-resimleriyle-alglamamz-deser.html
***http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2013/11/maurits-cornelis-escher-grafik-sonsuz.html
***http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2011/07/berber-meselim-russell-paradoksundan.html
***http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2013/09/socratesn-bildigim-tek-sey-hicbir-sey.html
(ii): Gökhan Cengizhan'ın Facebook paylaşımı için bknz.
https://www.facebook.com/photo.php?fbid=10153944617203498&set=a.105242993497.91600.633528497&type=3&theater
(iii): George Bernard Shaw ile ilgili ayrıntılı bilgi için bknz.
***https://tr.wikipedia.org/wiki/George_Bernard_Shaw
***https://en.wikipedia.org/wiki/George_Bernard_Shaw
(iv): George Bernard Shaw'ın çeşitli konulara dair söylediği özlü sözler hakkında Türkçe basılan eserler arasında en kapsamlısı ve güveniliri, baskı kalitesiyle de öne çıkan, Şakir Eczacıbaşı'nın derlediği 'Gülen Düşünceler'dir. Eczacıbaşı'nın çok büyük emek vererek hazırladığı anlaşılan bu önemli eseri, konuya ilgi duyanların mutlaka edinip kütüphanelerine eklemelerini öneriyorum. Mezkûr kitap için bknz.
https://www.nadirkitap.com/kitapara.php?ara=aramayap&ref=detayliara&satici=0&tip=kitap&kitap_Adi=g%FClen+d%FC%FE%FCnceler&kategori=all&yazar=bernard+shaw&yayin_Evi=&ceviren=&yayin_Yeri=&saticisec=all&dil=0&isbn=&eskiyeni=0&tarih1=&tarih2=&fiyat1=&fiyat2=&cilt=0&siralama=sepetegore


(i): Sözel, görsel ve matematiksel paradokslarla ilgilenenlerin göz atmasında fayda olan bloglar:
***http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2011/09/escherin-resim-sergisi-tablosuna.html
***http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2011/09/m-c-esher-resimleriyle-alglamamz-deser.html
***http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2013/11/maurits-cornelis-escher-grafik-sonsuz.html
***http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2011/07/berber-meselim-russell-paradoksundan.html
***http://ziyaversencan.blogspot.com.tr/2013/09/socratesn-bildigim-tek-sey-hicbir-sey.html
(ii): Gökhan Cengizhan'ın Facebook paylaşımı için bknz.
https://www.facebook.com/photo.php?fbid=10153944617203498&set=a.105242993497.91600.633528497&type=3&theater
(iii): George Bernard Shaw ile ilgili ayrıntılı bilgi için bknz.
***https://tr.wikipedia.org/wiki/George_Bernard_Shaw
***https://en.wikipedia.org/wiki/George_Bernard_Shaw
(iv): George Bernard Shaw'ın çeşitli konulara dair söylediği özlü sözler hakkında Türkçe basılan eserler arasında en kapsamlısı ve güveniliri, baskı kalitesiyle de öne çıkan, Şakir Eczacıbaşı'nın derlediği 'Gülen Düşünceler'dir. Eczacıbaşı'nın çok büyük emek vererek hazırladığı anlaşılan bu önemli eseri, konuya ilgi duyanların mutlaka edinip kütüphanelerine eklemelerini öneriyorum. Mezkûr kitap için bknz.
https://www.nadirkitap.com/kitapara.php?ara=aramayap&ref=detayliara&satici=0&tip=kitap&kitap_Adi=g%FClen+d%FC%FE%FCnceler&kategori=all&yazar=bernard+shaw&yayin_Evi=&ceviren=&yayin_Yeri=&saticisec=all&dil=0&isbn=&eskiyeni=0&tarih1=&tarih2=&fiyat1=&fiyat2=&cilt=0&siralama=sepetegore

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder